dönüş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
dönüş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Mart 2014 Pazartesi

GÜVENLİ DÖNÜŞ İÇİN TAVSİYELER

Güvenli ve yumuşak bir dönüş iyi bilgi almakla başlar. Bunun için dönüş işlemi öncesi yol işaretlerine ve yol çizgilerine bakın. Bu da yeterince ileri bakmakla olur. Hızınızı azaltın. Hızınız beklenmedik bir durumda gördüğünüz alan içinde durabileceğiniz ya da kaçabileceğimiz oranda olmalıdır. Doğru konumlanın ve çıkışı görene kadar kendi hattınızın dış tarafında pozisyon alın. Dönüş yönünüze göre hattınızın merkezinin sağı ya da solu. Yolun en dış tarafı değil. Sadece motorunuz değil tüm bedeniniz hattınızın içinde kalmalı ve hat dışına taşmamalıdır.

Allah'a emanet olun.


Alpaslan Kuzucan

24 Şubat 2012 Cuma

BEDEN POZİSYONU I







. Burada kalçasını kaydıran sürücünün üst bedenide kalçasıyla aynı doğrultuda kayıyor yani omuzlar kıvrılıp göstergelere bakmayacak şekilde.

. Bedeniniz yattığınız yöne doğru eğilsin ters tarafa değil.

. Kalçanızı kaymaya yetecek kadar seleden yükseltin. Fazla kalkarsanız motor sarsılır.

. Ters taraftaki kol yakıt tankına yapışıyor.

. Ters taraftaki topuk motora iyice bastırılıyor.

. İçteki ayağın ayası ile pedala basılıyor.

Uyarı: Bu tip sarkma hareketleri spor motorlara daha uygundur.

21 Şubat 2011 Pazartesi

YENİ BAŞLAYANLARA DÖNÜŞ TAVSİYELERİ

Photobucket

Beden pozisyonunuz motor tipine göre farklı olacaktır. Pozisyon ayarlama süreci, bilhassa spor motorlar da(naked lar dâhil), sürücülerin kendi pozisyonlarını bulma mücadelesi sert geçer sonuçta ise bir çok sürücü yeterince tanka kapanmaz. Performans sürüşler sıkı kapanmayı gerektirir. Sürüş pozisyonları öne eğik, aşağı çekilmiş gibi, olmalıdır. Bedeninizi öyle bir pozisyonda tutacaksınız ki kollarınızın alt bölümü (dirsek bilek arası) yere paralel olsun ve elleriniz elcikleri yere paralel bir şekilde ileri itebilsin. Bu da dirseklerinizin elciklerle aynı seviyede hatta biraz aşağıda olması demektir. Bu beden pozisyonunu elde etmek için bedeninizi ayak peglerinin tam üzerinde, aynı doğrultuda tutmanız gerekir. Kollarınızın desteğine ihtiyaç duymadan, öne yâda arkaya kaykılmadan pegler üzerinde ayağa kalkabiliyorsanız merkezde oturuyorsunuzdur. Merkezde oturmakla kollarınız serbest kalmakta ve elciklere komut vermekte rahat olmaktadırlar. Tabi diğer kontrollere komut vermede de.

1. Dönemecle öyle bir hizaya girin ki açık girip kapalı çıkabilesiniz.
2. Dönemece yaklaşırken hızınızı, tüm dönemeci güvenle alabileceğiniz ve gazı tüm dönüş boyunca sabit tutabileceğiniz hıza indiriniz.(Yatan motorun lastiklerinin yere basış halkası yanaklara kaydığından küçülmüş olur. Bunun neticesinde siz gazı sabit tutsanızda hız düşecektir. Çünkü küçük çap bir turda küçük mesafe demektir. Hızı sabit tutmak ve büyük çaptaki mesafe alışını küçük çaplı tekerle almak demek ise bir miktar gazı artırmaktır.
3. Her dönemece bir strateji ile girin. Dönüşün apeks(dip noktası) noktasına varmadan önce, birbirini takibeden dönemeçler varsa apeks noktalarına varmadan önce, dönüşe nerede başlayacağınızı, dönüş boyunca nereye bakacağınızı ve nerede dönüşten çıkış yapacağınızı bilin.
4. Başınızı gitmek istediğiniz yöne doğru çevirin. Gözleriniz bakış yönünüzün ilerlerine baksın. Peri ferik görüşünüzü yakın gelip geçen nesneler için kullanın. Bu nesnelere odaklanmayın aksi takdirde büyük ihtimal onlarla çarpışırsınız.
5. Başınızı çevirirken çenenizi göğsünüze değdirin. Bu sizin ağırlık merkezinizi aşağı çeker. Çeneniz göğsünüze yapışık olarak başınızı çevirdiğinizde bu hareketi tüm bedeniniz takip edecektir. Bilhassa kalçalarınız. Otomatikman sizin vereceğiniz komuta gerek olmadan oluşan bu hareket doğal olarak motosikletinizin dengesini muhafaza edecektir.
6. Kalçalarınızı döndürün ve baldırlarınızdan kuvvet alarak dış ayağınızla peg üzerinde (kayak yapar gibi) aşağı doğru baskı uygulayın. Bu hareket dönüş için kalçalarınızı en iyi duruma alacaktır. Ağırlık merkezinizi aşağı çekecek ve motorunuzun dış tarafına ağırlık aktaracaktır. Bu aktarım motorunuzun yol tutumunu ve kontrolünü artıracaktır.
7. Dış dizinizi sıkıca motora basılı tutun. Bu baskı sizin motorla bir olmanız duygusunu pekiştirecektir. Aynı zamanda sırtınızın, omuzlarınızın, kollarınızın ve ellerinizin hatta parmaklarınızın serbest kalması demektir.
8. Dönüş esnasınca elleriniz ve parmaklarınız elciğe sıkmadan sarılı olmalıdır. Gazı belli oranda açık tutarken debriyaj ve frenle oynanmamalıdır.
9. Elcikleri el ayalarınızla omuzdan değil dirseklerden itiniz. Sola dönmek istiyorsanız sol elciği sol elinizle ve sağa dönmek istiyorsanız sağ elciği sağ elinizle ileri doğru itiniz.
10. Eğer dönemeci yanlış değerlendirmişseniz ve hızınızı yeterince düşürmemişseniz düzgün bir şekilde arka freni kullanın. Bu şekilde motorunuzu kontrol altında tutabilirsiniz. Dönüş esnasında ön frenin kullanılması bilhassa ön teker kazıklayıp kayarsa kontrolü kaybenize sebep olur.
11. Apeksin çıkışında yumuşak bir ölçüde gazı açın. Bu temiz ve hızlı bir çıkış demektir. Eğer yol zemini ıslak ise gazı sert açmak arkanın kaymasına ve yanınıza gelerek kaza olmasına sebep olur.
12. Çıkışta gereğince ama sıkı bir şekilde gazı açın.


Kollarınız gevşek olsun. Böylelikle yayalar, mazgal kapakları, kuşlar, kediler ve köpekler, çukurlar ve tümsekler gibi engelleri bertaraf etmek için gereken seri tepki vermeyi kolaylıkla gerçekleştirirsiniz. İlaveten ön tekerin aldığı bir darbeyle oluşacak sarsıntınında ön tarafta kalmasını sağlarsınız. Kasılı kollar ise sarsıntıyı bedeninize taşıyıp sonra tüm motora dağıtır.

Uyarı: Erken apekslemek çıkışta sizi aşağıda gösterildiği gibi karşı hatta savurabilir.

Photobucket

Alpaslan Kuzucan

12 Şubat 2011 Cumartesi

DÖNÜŞ HATLARI III

1.... Photobucket


2.... Photobucket

Pistte dönüş çıkış hızı önemlidir. Geç apekslemek en hızlı çıkışı vermez. Erken apekslemek ise sizi pistten çıkarabilir. Kısaca pistlerde dönüş hattı deyince de siyah ve beyaz yoktur. Talimlerle sürücü savrulmadan çıkabileceği en erken apeksi bulup hızlı çıkışı sağlar. Bu arada dönemeç tipleri de önemlidir.

PİSTTE HATLAR BİR SERİ FRENLEME, DÖNÜŞE YATMA, APEKS VE ÇIKIŞ NOKTALARINA İNDİRGENEBİLİR. TRAFİKTE İSE NOKTALAR AYNIDIR AMA HER SEFERİNDE FARKLIDIR. TRAFİKTE POTANSİYEL TEHLİKELER AYNI YOLU DAHİ İZLESENİZ HER AN DEĞİŞİR. DEĞİŞEN ŞARTLARA ADAPTE OLUNMALIDIR. BU SEBEPLE TRAFİKTEKİ SÜRÜŞLERİNİZDE ESNEK OLMALISINIZ.

Hattınız en iyi görüş ve en geniş açılı dönüş çapının bir uzlaşması şeklindedir. Sola dönüş için hattınızın sağ tarafında, sağa dönüş için ise hattınızın sol tarafında olmak gerekir. Bu konumlanma esnasında da esnek olup ne karşı yönden gelerek savrulacak bir aracın önünde olmamak ne de sarp yamacı teğet geçecek derecede yakın olmamak için kendi ayarlamalarımızı yaparız.

Pistlerde sert sürüşler yaparız ama trafikte doğal olmamız gerekir. Sert frenlemeler, keskin dönüşler gerekmedikce trafikte yapılmamalıdır. Motosikletler düz bir hatta ileri hareketi severler, sürücü genellikle dik oturur. Ama dönüşlere sıra geldiğinde bedenimizle kontra tekniğine destek bazı manipulasyonlar yaparız. Elbette yarışlarda ki motorla adeta güreş yapma olmaz! Hafif ileri kayın, kollar 150 derecelik bir açıya yakın vaziyette olarak hafif çömün(tankla aranızda 7-8 cm olsun), peglere ayaklarınızın ayaları ile basarken parmak uçlarınız ileri baksın. Dönerken hafif yatış yönünde kayık vaziyette iken diziniz tanka ve dirseğinizde bu dizinize bastırarak güçlü bir tutunma sağlasın. Çıkışı görmeden iç omuzu düşürmeyin(çıkış gözükmüyorsa fazla yatmadan, hız keserek dönülmelidir). Çeneniz dönüş yönüne baksın. Çenenizi göğsünüze yakın tutarsanız başınızı çevirdiğinizde bedeninizde haliyle o yöne döner. Ayrıca ağırlık merkezinizi de aşağı çekmiş olursunuz. İç ayağınızla iç pege baskı uygulayarak verdiğiniz ilk ivmeyi takiben başınızı aynaya doğru uzatmak için iç bileğinizi kırarak öne doğru eğilin. Bu öne hareket motorun çekim merkez noktasını aşağı çeker. Çekim noktası aşağı inince sürücüye daha iyi bir sürüş hissi verir ve daha iyi kontrol sağlarsınız. Kontra basma da böylece iç elciğe daha fazla ağılık yüklendiği için kolaylaşır. Tüm bunlar yumuşak bir akıcılıkla ve tamamen rahat olarak yapılmalıdır.

Alpaslan Kuzucan

9 Ocak 2011 Pazar

YENİ BAŞLAYACAKLARA DÖNÜŞ BİLGİLERİ

HIZ SINIRLARI İÇİNDE KALINARAK AŞAĞIDAKİ DÖNÜŞ EĞRİSİ GENELLİKLE 5 DERECE GİBİ BİR YATIŞ AÇISIYLA KARAYOLLARINDA ALINABİLİR. BAŞKA EĞRİLERDE ÇİZİLEBİLİR. ŞEKİL SADECE DÖNÜŞE DAİR REFERANS NOKTALARINI GÖSTERMEK AMACIYLA VERİLMİŞTİR. BENZER EĞRİLERİ PİSTLERDE YARIŞCILAR ÇOK DAHA YÜKSEK HIZLARDA KULLANIRLAR. BU AÇIKLAMA YANLIŞ ANLAMALARI BERTARAF ETMEK İÇİN YAPILMIŞTIR. Photobucket

Dönüşe Başlama Noktası: Dönüşe başladığımız bu noktada düz gitme sona erer ve bir yay çizme başlar. Tüm sert frenlemelerin bu noktadan evvel yapılıp bitirilmiş olması şarttır. Bu noktada sonra hafif fren kullanımının devam ettirilmesi iz frenlesi tekniğidir.

Apeks: Dönüş esnasında sizin yolun en iç tarafına yakın olduğunuz yerdir. Genellikle de dönüş yayınızın ortasıdIr, dönemecin orta noktası değil fakat sizin dönüş için çizdiğiniz yayın orta noktasıdır.

Çıkış Noktası: Dönüşün sona erdiği noktadır. Bu noktada motorunuzu tekrar dik konuma getirirsiniz. Bu noktada tekrar fren kullanabilir yada gazı açabilirsiniz.

Dönüşe başlama noktasında motorunuzu tek harekette yatırırken beden pozisyonunuzu da bu noktada evvel ayarlamış olmanız gerekmektedir. Burada ki yatış apeks noktasını hedeflemiş bir açıda olmalıdır. Burası çok önemlidir ve siz eğer ustalaşmış bir sürücü iseniz dönemeçleri yolun sağa yada sola dönmesi şeklinde değilde bir dizi dönüşe başlama ve apeks noktaları olarak görmeniz gerekir.

Doğru dönüşe başlama noktası ve apeksi size;
a)Tüm dönüş boyunca gazı sabit olarak tutabilme imkânı verir
b)Motorunuz dengede kalır sadece motorun boşta gezer duruma düşmesini engelleyici doğal gazlamayı muhafaza edebilirsiniz
c)En önemli gösterge ise doğru çıkış nokasının elde edilmesine yaramasıdır.

Diğer taraftan kötü dönüşe başlama noktası ve apeksi apeksten sonra yolda kalabilmek için hızınızı ve yatış açınızı değiştirmek zorunda kalmanızı gerektirir.

Burada yatış açısını nasıl ayarlarız?

Bu söylemesi kolaya ama yapması zor bir iştir. Bir sürü zihinsel engel önümüze çıkar. Korkular devreye girer. Burada eğer motoru yatırmadan dönebilecekseniz, öyle dönün. Motoru olabildiğince dik konumda tutun. Ama yatışsız motor kullanmak her zaman olmayacağı için en iyisi siz yatırmayı iyi öğrenin. Elbette yarışçılar gibi tüm dönemeç boyunca motoru aşırı açılara kadar yatırabilecek yetenekler herkeste olmak zorunda değildir. Ama hiç yatıramamak da bir arabanın direksiyonunu hiç çevirememek gibi bir şeydir.

Öncelikle motorunuzu ne kadar yatırabileceğinizi bulun. Spor motorların slick lastikleri 50 derecelere kadar yatışa izin verir. Rossi gibi yarışçıların 65 dereceye kadar yattıkları bilinir. Tabi bunların özel pist zeminlerinde yapıldığı unutulmamalıdır. Bu sebeple birçok cadde motorunun ayaklıkları motorlar henüz 45 dereceye ulaşmadan yere sürtecek şekilde imal edilmiştir. Yani bizler caddeler de en iyi şartlarda 40-45 derecelerde motorumuzu yatırabiliriz.

Caddelerdeki kasisler yatırılmış bir motoru savuracaktır. Yatış açınız ne kadar fazla isae kaza riski o kadar artacaktır. Bu sebeple 40 derece bile caddelerde tehlikelidir. Ayrıca gaz kontrolünde bir zayıflık, gazı sabit tutamama, fazla gaz arka tekeri aşırı yükler ve az gaz veya gazı kapamak ön tekeri aşırı yükler, tehlike yaratacaktır.

Bunlarda ustalaştınız diyelim. Ayrıca iyi bir yol zemini var(Türkiye de bu mümkün mü? Bilemiyorum!) bu seferde zihinsel olumsuzlıklar, korku, heyecan devreye girecektir. Bunlarla nasıl baş ederiz?

1. Bedeninizi ve başınızı dönüş yönünde çevirin. Beynimiz yere doğru yatışları sevmez. Doğamız böyledir dolayısıyla korkularımızı, heyecanlarımızı yenmek yerine onları geçiştirecek, atlatacak davranışlar yaparız. İnsanın eğilirken rahat olduğu tek yön öne doğrudur. Bu sebeble bedenimizi ve başımızı dönüş yönüne çevirirken aynı zamanda kalça ve bacaklarınızı da döndürün ki tüm bedeniniz o yöne dönmüş olsun. Tabi bu durum motorunuzun ön yönüne göre hafif farklı açıda olur ancak yine de siz yatış yönüne döndüğünüz için o taraf yanınız değil önünüz gibi algılanacak ve beyin rahatlatılmış olacaktır. Öne doğru koşan bir atlet gibi diyelim.

2. Kapanın. Bedeniniz ne kadar yere yakın olursa yatmak o kadar kolay olur. Göğsünüz tanka yapışık, dönüş yönüne dönük vaziyette yatış açısı daha az dikkat dağıtıcı olacaktır. Ellerinizle sanki yere dokunmak istiyorsunuz gibi.

3. Gittiğiniz yere odaklanın. İlk iki ipucunu gerçekleştirebilmeniz için bedeninizi döndüreceğiniz bir bakış noktası, odak noktasına ihtiyacınız vardır. Bazılarınca bu apeks noktasıdır ve bundan sonra da çıkış noktası(dönüş sonunda olmak istediğiniz nokta)dır. Bazılarınca dönüş yarıçapının merkezidir. Ben ikincisini tercih ediyorum esasen keskin dönemeçlerde apeks noktası her zaman görünür değildir ve hayali bir apeks noktası seçilir. Slalom yaparken dönüş yaptığınız kukaya değilde bir sonraki kukaya bakılmalıdır vs. Hangisi size uyarsa, yeterki görülebilir arazi işaretleri veya noktaları referans noktası olarak seçmeden yatışa geçmeyin.

Bu üç ipucu sizin zihinsel olumsuzluklarınızı bir şekilde kaldıracaktır. Burada önemli olan kollarınızın gevşek olmasıdır. Kasılı kollarla ve sıkılmış ellerle bunu yapamazsınız. Dirsekleriniz bileklerinizden aşağıda olsun. Ayrıca maksimum yatış açısını geçmiş olmak da mümkündür. Beden pozisyonunuza çok dikkat ediniz.

Caddede bu nasıl uygulanır?

Dönüşün sonunda nerede olacağınızı kestirebiliyorsanız, bozuk satıhlardan kaçınmak, kanalizasyon kapaklarından kaçınmak, yağ veya döküntülerden kaçınmak şartıyla ilgili hattın seçilerek motorunuzun tek bir çizgide dönmesi(sabit yatış açısı ile) orada(dönüş sonunda olmayı önceden seçtiğiniz nokta) olmanızı sağlar.

Seri dönmek çok yatmak mıdır?
Photobucket

Hayır. Gerekli değil. Seri dönmek için çok yatmak değil ama hızlı yatmak gerekir. Yatış hızınız seri olmalıdır. Esasen caddelerde fazla yatış gerektiren hızlarda sürüş yapılmaması gerekir. Daha az yatmak kaymaları düzeltecek daha fazla yer demektir. Daha dengeli olmak demektir. Dönüşte ağırdan almayın, kontrayı hızlı basın. Bazılarının yaptığı gibi dönüşün ortasına doğru ağır ağır yatırma şeklinde kademeli kontralarla tembel dönüşü dediğimiz hareketlerin yapılmasının yanlış olduğunu bilin. Örneklersek yatık vaziyette 5 saniye kalıyorsanız ve dönüş için gerekli maksimum yatış açısına 1 saniyede ulaşıyorsanız, bunu ½ saniyeye düşürerek yatmış vaziyette kalma sürenizi 2 saniyeye indirebilirsiniz. Yani güvenli olan usul yatık vaziyette kalma süresinin kısa olanıdır.

Lastiklerin basınçlarının yatış üzerindeki etkileri nedir?

Ön teker havası az ise bu daha fazla yerle temas alanı ancak daha fazla dönüşe direnç kuvveti demektir. Ön tekerin daha fazla dönüşlerde çekmesi demektir. Ayrıca düşük hava basıncı yol düzeyindeki bozukluklardan daha fazla etkilnemek demektir. Fazla hava ise lastiğin dönüşlerde daha hızlı, seri olmasını sağlar. Yerle temas alanı ufalmıştır.

Tavsiye edilen lastik havalarına uyun ve lastik havalarınızı düzenli kontrol edin.

Alpaslan Kuzucan

7 Ocak 2011 Cuma

DÖNDÜRMEK DEĞİL YATIRMAK

Motosiklet döndürülmez. Motosiklet dönüş için yatırılır.

Motosiklet dönüş için yatırılır. Ne kadar fazla ve ne kadar hızlı yatırırsanız o kadar keskin dönersiniz. Otomobil gibi direksiyonu çevirerek aracı döndürmek söz konusu değildir. Bu yatırma işlemi için kullandığımız tekniğin ismi de kontra basmaktır.

Beden pozisyonunuz yatış açısı üzerinde büyük etkiler yapar. Bilhassa soğuk havada ve soğuk lastiklerle beden pozisyonun ne kadar daha önemli olduğunu düşünün. Burada bedeninizi dik tutarken bunu karın ve sırt kaslarınız ve kalçalarınızla yapmalısınız. Kollara, bileklere hiçbir şekilde yük binmemelidir. Dizlerinizle de yakıt tankını sıkı tutarak karın kaslarınıza yardımcı olmalısınız.

Photobucket

Dönüşe geçmeden önce hala dik konumda iken posizyonunuzu alın. Hem oturuş pozisyonunuzu ve hemde motorunuzun yoldaki hatta işgal edeceği pozisyonu. Bu şekilde motosikletinizi dönüş esnasında sarsmamış olursunuz. Motorunuz tatlı bir akışla dönerken de siz, görsel konulara odaklanabilirsiniz. Motorun dönüş şartlarına uyumuna en büyük engel sizin bedeninizin motor mekez hattı ile aynı hizada olmamasıdır(Şekil B). Doğru olan pozisyon ise şekil C dir. Şekil D ise en iyi pozisyondur.

B pozisyonu motorunuzun aynı dönüş çapında dönmesi için daha fazla yatırılması demektir. Diğer yönden şekil D motorun aynı çap için daha az yatırılması demektir. Bu sürüş sırasında motor dik konumdayken sizin tam doğru pozisyonda olmayı alışkanlık haline getirmenizle başlayan bir süreçtir. Motor dik konumda iken doğru oturma pozisyonu ise ayaklarınız üzerinde kollarınızdan destek alma ihtiyacı duymadan ayağa kalkabileceğiniz pozisyondur. Bu alışkanlığı edinmezseniz dönüşlerde motorunuzla tam hizada olduğunuzu sansanız dahi çoğunlukla yanılırsınız. En rastlanan hata ise hafif yatmış iken beden çizginizi motor çizginize doğru belden istemsiz olarak çevirerek uzantılarının kesişen doğrular haline gelmesine sebeb olmaktır. Doğrusu motor merkez hattı ile sizin beden hattınızın birbiri ile kesişmeyen uzantıları olması yani paralel olmasıdır.

Motorunuzu dik konumda (Şekil A) sürerken doğru pozisyonda oturduğumuzu nasıl anlarız?
Yakıt tankı dirseklerinizi arasında, eşit mesafede mi? Buna dikkat edin. Scooterlerde tank olmadığından dirseklerinizin bedeninzin yanlarına olan durumuna dikkat edin. Dirseklerinizi sıktığınızda iki tarafda da tam ve eşit yapışma oluyorsa dik konumdasınız demektir. Şayet bedeniniz bir tarafa kayık vaziyette ise bir tarafınız daima daha yakındır.

Açıklama: Şayet hafif sarkacaksanız kalçanızla birlikte başınızın ve boynunuzun da aynı oranda yatış tarafına kayması gerekir. Bazılarının yaptığı gibi sadece kalçanızı kaydırıp baş ve boynunuzu motor merkez hattında tutmak gibi bir yanlışlığa düşmeyiniz. Ayrıca sarkma ya da sakmadan pozisyon alma dönüşe başlamadan önce ve tek hamlede yapılmalı, dönüş esnasında motorunuzu sarsacağı için pozisyon alma hareketlerinden mecbur kalmadıkça kaçınmalısınız.

Not: Bu durumun tek istisnası arazi şartlarında yapılan kros sürüşlerindeki yatışlardır(Şekil B uygulanır).

Alpaslan Kuzucan

30 Ekim 2010 Cumartesi

YOL EĞİMLERİNİN DÖNÜŞLERE ETKİLERİ

Dönüşler ve Yol Eğimi

Motosikletin yönlendirilmesini ve dengesini ön tekerleğin yerle temas eden temas halkası sağlar.

Dönüş yönünde eğimli bir yol, lastiğin yola neredeyse dik basmasını sağlar. Bu da temas halkasının motorun merkez hattına olabildiğince yakın olması demektir. Hâlbuki dönüş yönüne ters bir yol eğimi temas halkasını merkezden olabildiğince uzaklaştırır.

Ters tarafa yatmak: Ağırlığınızı dönüşün tersine aktarmakla sürücü motosikletin yatış açısının yola göre olan durumunu ayarlar. Yatış açısı ne kadar fazla ise dönüş çapı o kadar küçük olur. Dar alan U dönüşlerinde, alt süratlerde, dar dönüşlerde kullanılır. Bozuk/değişken yüzey eğimli yollarda lastiğin sürekli itilip çekilmesi temas halkasının devamlı yer değiştirmesine sebep olur. Bu durum sürüşün acayip bir hal alması demektir.

Ağırlığınızı merkezi pozisyonda muhafaza ederek dönmek: Bu nispeten geniş yollarda ve rahat sürüş tempolu sürüşler için uygundur. Yoğun trafikte tercih edilmelidir.

Beden ağırlığının dönüş içine kaydırılması sarkma tekniğidir. Her dönüşte daha iyi kontrol sağlamak için motordan sarkmak zorunda değilsiniz. Sele üzerinde hafifçe bir taraftan diğer tarafa doğru kaymak bize ağırlık transferi için gerekli olan hareketi sağlar. Yollar için bu yeterlidir. Yarışlarda ki aşırı sarkmalara lüzum yoktur. Bunlar pistlerdeki ciddi süratler içindir. Ağırlık transferi bize hem daha fazla yatış açıklığı sağlayacaktır hem de gidonun yönlendirme tepkisini kuvvetlendirecektir. Daha az kuvvetle yönlendirme sağlanacaktır. Bu hareket lastiklerin yerle temas halkalarını motorun merkez hattına daha yakın tutmaktadır. Yatış açıklığı az, hemen parçaların yere sürtündüğü motorlarda sarkmak bu soruna olumlu katkıda bulunacaktır. Tabi önyükleme ayarlarının eksikliği de bu sürtünmelere sebep oluyor olabilir.

Çarpmadan hemen önce durabileceğiniz ya da etrafından kıvırıp geçebileceğiniz halde karışacağınız bir kazayı önlemek istiyorsanız motosikleti her iki durum için de yolun görebildiğiniz bölümünde kontrol edebilecek halde olmalısınız. Bu görüş mesafeniz ne kadar kısa ise siz o kadar daha az bilinçli ve daha fazla şansa dayalı sürüş yapıyorsunuz demektir.

Ne kadar ileriye bakarsanız o kadar fazla reaksiyon zamanınız olur. Başınızı kaldırın ve olabildiğince ileriyi mümkün olduğunca detaylı bir şekilde tarayın. Saatte 90 km hızla giderken bir saniyede fren yapabildiğimizi kabul edersek önümüzdeki 25-26 metreyi sürekli bakışlarımızla tarıyor olmamız gerekmektedir.

Dönemeçli yollarda görüş mesafesi sık kısıtlanır. Siz, reaksiyon süresi kısa olan usta bir sürücü olsanız bile karşınıza dönüşün tam ortasında aniden çıkacak bir tehlikeden kurtulmak için süratiniz çok fazla olabilir. Motorun kontrolünü iyi yapıyor olabilirsiniz ama aniden oluşan bu durumun kontrolünü yapamayabilirsiniz. Er veya geç sizin ustalık ve beceri sınırınızı aşacak bir durum olacaktır. Bu nedenle akılı sürücü tam donanımlı olarak motora biner. Sürtünmeye ve darbeye karşı tam koruma sağlar. Ayrıca giydiği donanımlar rahat ve kullanışlı olmalıdır ki her seferinde üşenmeden giysin. Bir kaza anında yerde sürüklenirken cildinizle asfalt/mıcır arasında sadece bu donanım olacaktır. Donanımsız asla.

Not: Dönüşlerde: Normal pozitif eğim sağa sola çekmez. Fazla pozitif eğim sağa dönüşte sağa sola dönüşte sola çeker. Ters eğim sağa dönüşte sola sola dönüşte sağa çeker.

Alpaslan Kuzucan.

19 Ağustos 2010 Perşembe

YENİ BAŞLAYANLARA DÖNÜŞ İPUÇLARI

Aşağıdaki gibi dönemeçli dağ yollarından ilk birkaç sene uzak durmanızı öncelikle tavsiye ederim.
Photobucket

Kötü dönüş teknikleri birçok kazanın baş sebebidir. Hızınızı ayarlayamadan girdiğiniz bir dönemecin ortasında bunu fark edersiniz ve motoru kaldırdığınız anda ya hendeğe ya da karşı yöne geçersiniz.

Bir dönemeç düzgün bir hatla, doğru hızla, doğru vitesle ve gaz hafif açık olarak alınmalıdır. Kontra basıncınızı istenilen yatış açısı elde edilinceye kadar devam ettirin. Orada baskıyı biraz ayarlayarak motorun ön kısmının istenilen dönüş hattında karar kılması için yerleşmesini sağlayın.

Apeks noktalarının önemi dönüşlerde çok fazladır. Olmazsa olmaz diyebiliriz. Çünkü sürüşte daima ileriye bakın deriz. Olabildiğince ileri, tabi dönüşlerde de. Ancak dönüşlerde ileriye bakış çizgisi nasıl olacak?

İlerimizde 90 derece gibi bir sağa dönüş var diyelim. Şimdi biz burada düz ileri bakarsak dönüşün ortasından itibaren yoldan çıkarız. O zaman çıkışa bakın deriz. Ancak çıkışa bakışın nirengi noktası nereden geçecek. Bir tüfekle nişan aldığımızı düşünelim. Gez, göz, arpacık deriz. Yani hedefe bakarken namlunun bize yakın ve uzak iki noktasını izdüşümü alıp bu izdüşümü üzerinden ileri baktığımızda hedefi tuttururuz. Burada ise iki nokta yoktur. Gözlerimizin ikisinin arasındaki hayali bir çizgi yere paralel vaziyette olacak şekilde apeks noktasının içinden ileri bakarız. Arpacık burada apeks oluyor.

Burada beden pozisyonumuz çok önemlidir. Rahat bir şekilde oturup bedenimizi de rahat bir vaziyette tutmamız gerekir. Bacaklarımızla motoru kavramış olmak ve üst bedenimizi serbest bırakmış olarak çene ve iç omzumuzu dönüş yönünde ileri uzatmalıyız. Yine bu esnada da ön kollarımız yere paralel ve bilekler aşağıda olarak tutulmalıdır.

Dönemece girmeden evvel ileriye bakarak elektrik direklerinden ya da yola paralel sıralı ağaçlar varsa onlardan yaklaşan dönemeç hakkında bir ön bilgi sahibi olabiliriz. Bu tecrübeyle zaman içinde daha iyi yapılabilen bir değerlendirmedir. İleri bakış ve dönemeç değerlendirmesi ne kadar iyi yapılırsa sizi hazırlıksız yakalayabilecek tehlikeler de o kadar azalır.

Dönemeçlere girerken, henüz dönüşe başlamamış olmak şartıyla ve gerekiyorsa fren yaparak hızınızı ve vites sayınızı sizi dönüşten çıkıncaya kadar gazlamaya izin verecek seviyeye getirin. Yani tasvir edersek; dönüşe yattınız ve gazı zincir boşluğunu alacak kadar açtınız sonra apeks noktasında hız kazandırıcı gazı(pozitif gazlama) vererek dönemeçten çıkın. Vites değiştirmeye gerek kalmadan.

Dönemeçlerde görüş kısıtlı ise o zaman bizim ideal olan dönüş hattını görmemiz mümkün değildir. Trafikte çift yönlü yollarda mümkün olduğunca karşı yönden gelen vasıtalardan uzak kalmağa çalışırız ve hattımızın dışını kullanırız ancak aniden daralan bir dönemeçte dönüş yayımız kapatmak istediğimiz oranda olmayabilir ve bu durumda dönüş yönünün dışına doğru açılırız. Bu karşı trafik ya da dış banket veya bir tarla olabilir. Burada yapılması gereken şey dönemece yavaş girmek, dış hattı muhafaza etmek ve her an frenlemeye veya vites küçültmeye hazır durumda olmaktır. Doğru viteste ideal hızda girmişseniz bile gazı biraz fazla açık tutmakta(devri yüksek tutmakta) fayda vardır. Eğer çıkışını rahat gördüğünüz bir dönemeçse dönüşe dıştan girin ve apeksin ortasından geçen düze yakın bir çizgide çıkışınızı yapın.

Dönüşlerde yaptığınız hataları göz ardı edip unutmayınız. Mutlaka bunlar üzerinde düşünerek neyin yanlış gittiğini ve neler yapabileceğinizi ama yapamadığınızı değerlendirin.

Özetlersek:

1. Dönemece sabit bir hızla yaklaşın.
2. Dönemece motorunuzu kademeli olarak yatırın.(Dönüş boyunca, dönüşün gerektirdiği kadar).
3. Dönemece yatmış vaziyette iken fren yapmayınız, yaparsanız ya motor kalkar ya da motor kayar.
4. Gazı fazla artırmayınız. Burada motor kalkar ya da arka tekeri patinaja sokup yoldan savrulabilirsiniz.
5. Yere doğru bakmayınız. Yanlara bakmayınız.
6. Dönüşe giriş hızınızı kestiremiyorsanız önünüzde ki araçlara bakınız. Onlar girişte sert fren yapıyorlarsa dönemeç keskindir. Yine karşı yönden gelen, dönemeçten çıkan araçların hızı düşükse dönemeç keskindir.
7. Kollarınız gevşek ve beden ağırlığınız elciklere verilmiş olmamalıdır. Ağırlığınızı elcikler vasıtasıyla gidona aktarırsanız motor siz fark etmeden açılır.
8. Bakışlarınız iki saniyeden fazla aynı noktada kalmasın. Mutlaka görün ve bir ilerisine geçin aksi takdirde motorunuz bakışlarınızı sabitlediğiniz yere doğru yönlenir.
9. Dönüş esnasında yavaşlamanız gerekiyorsa motor frenini kullanınız. Bu yeterli olmuyorsa her iki freni birden çok hassas bir şekilde kullanın. Yatık bir motorun lastiklerinin yolu tutuş kabiliyeti zayıftır.

Alpaslan Kuzucan.

23 Haziran 2010 Çarşamba

YENİ BAŞLAYANLARA TERS EĞİM İPUÇLARI

Ters Eğimli Dönemeçler

Ters eğimli dönemeçler şekerleme yapmakta olan bir sürücüyü bir an da savunmasız yakalar. Bunun çözümü sürüş esnasında şekerleme yapmamak ve olabildiğince ileriyi gözleyerek durumu yeterince önceden hazır olmaktır, sürpriz elemanı tehlike bir öğe olabilir. Birçok sürücü için asap bozucu bir tecrübedir. Çünkü siz daha dönüşe başlamadan lastiklerinizin yere basan yüzeyi merkezinden kaçar. Normal eğimli bir yolda lastikleriniz motorunuzun ağırlığı ile asfalta bastırılır. Buda yol tutuşunu güçlendirir. Ama ters eğimde fizik kanunları sizin aleyhinize çalışır ve güçler sizi dönemecin dışına doğru iter. Bu ise mevcut yol tutuşunu zayıflatır. Ayrıca motorunuzu-yol yüzeyine bağımlı olarak-dönüşü tamamlamak için daha fazla yatırmak zorundasınızdır.

Photobucket
Photobucket

Her zaman olduğu gibi dönemecin içinden ileriye doğru bakın, ön tekeri sürmeyin. Ön tekere değil de yeterince ileriye baktığı için sürücü dönemeçteki eğimin ters olduğunu (dönüş yönünün tersine alçalan zemin) tespit eder ve giriş hızını(dönüşe başlama hızını) belirler. Tüm frenleme işleminizi düz bir hat üzerinde yapınız. İz frenlemesi (dönüşe girerken hala frenleme yapıyor olunması) yapmayınız çünkü ön tekerin yol tutuşunu kaybetme potansiyeli, motosikletin lastiklerinin desenli tabanı motor hala dikken bile yol yüzeyindeki eğilme nedeniyle, merkezinden kaçmış olacağından yüksektir. Hızınızın en alt seviyeye indiği, en yavaşlamış olduğunuz nokta dönüşe başlamadan önceki dönemeç giriş noktasıdır.

Dönüşe geniş olarak girin ama yol dışına-gevşek mıcırlı alana- çıkacak kadar geniş değil. Eğer çok erken döner ve dönüşün tam ortasında tüm yatış açınızı kullandığınızı fark ederseniz yapabileceğiniz tek düzeltme hareketi dönüşün dışına doğru yönlenerek yolun sağından dışarı çıkmaktır.(Sola dönüşlerde). Motosikleti geç ve çabuk döndürmek sizin maksimum yatış açısında kalış sürenizi minimuma indirir. Ters eğimli zeminlerde yol tutumu, frenleme için olduğu gibi gazlama içinde sınırlıdır.

Şunu unutmayın ki; ters eğimli dönemeçlerde lastikleriniz düz kamberli ya da dönüş yönü tarafına doğru alçalan eğimli(doğru eğimli dönemeç) yollara kıyasla desenlerinin daha kenarlarına doğru basacaktır. Buda lastik yol tutuş gücünü kısıtlar.

İkinci adım mümkün olduğunca çabuk gazı yavaşlatılmış(rölanti) noktasını geçirecek şekilde açmaktır. Bunu yapmakla ön çatal üzerindeki yükü azaltıp süspansiyonları bir kararda sabitlersiniz. Dönüş boyunca motosiklet dönüş içine ters eğimden dolayı yönlenmek istemeyecektir-doğal olarak eğime bağlı, dönüşün dışına aşağıya doğru gitmek isteyecektir- bu sebeple dönüş boyunca iç elciğe dönüş yayını muhafaza edebilmek için sürekli baskı uygulamak zorundasınızdır.

Photobucket
Photobucket

Konumlanmanız, her şey doğru yapılmışsa, çıkışta iç 1/3 lük alanda olmalıdır.(Hatırlanacağı gibi motosikletler hat içinde üç pozisyonda konumlanabilmektedir. Sol, merkez ve sağ). Gücü yumuşakça ve dikkatle hareket ederek kullanın ki arka teker yol tutuşunu kaybetmesin. Geç apeksleme yapıldığında dönüş ortalarında dönüşün içine daha yakın olursunuz fakat bu hat sizi çıkışta yine geniş(dönüş dışına yakın) olarak konumlandıracaktır. Burada en önemli unsur yumuşak kumanda etmektir.

Eğer ters eğimli dönemeçler için hazırsanız ve aşamalarını öğrenmişseniz takip eden karşılaşmalarınız düzgün ve güvenli olacaktır. Ters eğimli dönemeçler panik yapmanızı gerektirmez. Motoru yavaşlatın, geç ve çabuk dönüşe başlayın, gazı erken açın ve hareketlerinizde yumuşak olun.

Çeviri kaynağı: www.sportrider.com

22 Haziran 2010 Salı

YENİ SÜRÜCÜLERİN KONTRA BASMA KORKUSU

Photobucket

Neden yeni sürücüler kontra tekniğini tam uygulayamaz?

Tecrübeli bir sürücüye net ve akıcı bir dönüşün sırı nedir diye sorduğunuzda, alacağınız tek kelimelik bir cevap vardır. Yatın. Yeni sürücülerin çoğu etkin bir şekilde yatmazlar. Buda onların dönüş boyunca net bir hat tutturmalarını engeller. Sonuç, kesintili, sarsıntılı ve güvenli olmayan bir dönüştür.

Temel içgüdülerimizin tamamen tersine çalıştığı yatış; motorla bilhassa hızlı iken zemine yaklaşmaktan kaçınmak hissi kendimizi koruma mekanizmalarımızdan kaynaklanır. Ayrıca denge duygumuzda yatışın yapmak istemediğimiz bir şey olduğunu söyler. Ama durum böyle değildir.

Kontra basmanın nedeni ve gerekliliği arkasında ki fizik kuralları güvenlidir. Temel fizik kuralları bize açısal ivmelenmenin içeriğini açıklar, neden yatmakla motorun düşmeyeceğini anlarız ama hiç fizik bilmeyen birine de şunu anlatmak zor olmasa gerek. Motosiklet sürüşünde hız ne kadar arttarsa motor dik konuma gelmeğe o kadar fazla çalışır.

Motosiklet yarışçılarının dönüş öncesi beden pozisyonlarını ayarlayıp dönüşe başlama noktasında dizleri adeta zemine dokunacak oranda motoru tek bir hamle ile yatırmaları ve sonra çıkışa doğru kaldırmalarına dikkat edin. Önce pozisyonu alıp kilitlenirler ve sonra tek bir hamle. İkinci bir hamle daha olursa motoru yanal sektirirsiniz ve kaza sebebidir. Tabi birde işin içine şasenin ne kadarsağlam olduğu, enmediği konuları girer.

Konumuza dönersek dönen tekerler dik duruma geçmeğe çalışırlar, aksi yönde bir güç uygulanmadıkça da dik dururlar. Bu fizik kuralıdır.

Dönüş dengesinin anahtarı kişisel tutarlılıktır.

İnsan, yapısal olarak her iki ayağını yere koyduğunda kendini daha dengede ve güvende hisseder. Motosiklette sizin tutarlı davranışlarınızla adeta kendini dengede hissedecektir. Buna bir şekilde inanmak gerekir. Yeni sürücüler ise henüz bu inanca ulaşamamışlardır. Beynin adapte olması biraz zaman ister. Neticede her sürücü aynı öğrenme evrelerinden geçer.

Not: Gidon bilyeleri yeterince kaliteli değilse kontra basarken oluşacak yönlenme tutuk olacaktır. Buda bazen sürücünün sert kontra basmak zorunda kalmasına neden olabilir. Kontra eğer çok fazla sert basılmışsa motor sekecek sizi üzerinizden atacaktır. MotoGp yarışlarında dönüş esnasında önce bir salınım yapıp daha sonra arka havaya fırlayarak sürücüsünü fırlatması hadiselerini (high-side) görmüşsünüzdür. Bu sebeple sürüş tekniği önemlidir ancak yolun durumu, motorunuzun teknik donanımı ve sizin bedeninize göre ayarlanmış olması da en az bir o kadar önemlidir.

Yazan: Alpaslan Kuzucan
Çizim: John Breakey

19 Haziran 2010 Cumartesi

HURT RAPORUNDAN

HURT raporunda bize şunlar söyleniyor…

Motosiklet kazalarına karışanlar ekseriyetle eğitimsiz sürücülerdir. Bunların %92 si kendi kendine öğrenmiş veya aile veya arkadaş çevresinden öğrenmiş sürücülerdir.

Bu bölüme koyduğumuz bilgiler size fevkalade yardımcı olacaktır. Fakat tecrübeli bir eğitmenin yerini alamayacaktır. Kendi güvenliğiniz için yapacağınız en iyi şey iyi bir temel eğitim almaktır.

Aşağıda sürüş teknikleri ile ilgili bilgilerin yanında yine fevkalade güzel teknikleri açıklayan site bağlantılarını da bulacaksınız.

Hurt raporundan: Motosiklet kazalarının %90 nı sürüşün ilk saatinde olmaktadır; %50 si ilk 6 dakikası içinde. İlaveten Minnesota trafik çalışmaları motosiklet kazalarının çoğunun koşuşturma saatlerinde(işe gidiş ve dönüş saatleri) bilhassa akşam çıkışlarında olduğunu göstermiştir.

Zihinsel durum ve zihinsel yoğunlaşma motosiklet sürerken en üst önemdedirler. İş, mağaza ya da bir arkadaşınızın evinden çıkışınızın hemen 6dakika sonrasında zihinsel yoğunlaşmanızı düşünün. Motora binmeden önce odaklanmak için kendinize zaman tanıyın. Yaşamınızı kurtarabilir.

Şunlar hakkında daha fazla şey öğrenin:

Frenlemek,
Dönüş,
Konumlanmak,
Engeller,
Hava şartlarında sürüş,
Yönlendirmek ve yavaş süratler de sürüş.


Hurt raporuna göre, tek araçlı kazalarda motosiklet sürücüsünün hataları neredeyse vakaların 2/3 ünde neden olan faktördür. Tipik hata da kaymak ve takiben düşmektir. Sebebi de yanlış frenlemek(aşırı fren basıncı uygulamak) ya da dönüşte fazla hız nedeniyle veya yanlış dönüş açısı seçmek neticesi motoru açmak.

Fren yapmak sürücünün icra edeceği en önemli unsurlardan birisidir. Frenlemek bizim yavaşlamamızı ve herhangi bir engele çarpmadan önce durmamızı sağlar.

Sürücülerin çoğu bir motoru tam duruşa getirmek için gereken mesafeyi tam manasıyla anlamazlar. Durma mesafesi hızla birlikte artar ve bu artış ardışık değildir.

50 km hız yapan bir motor 100 metrede durur ama bu demek değildir ki bu hesaba göre 100 km hızla giden bir motosiklet de 200 metrede duracaktır. Gerçekte 280 metrede duracaktır. Duruş mesafesi hızın karesi oranında artar.

Hızdaki her azalma sizin durma mesafenizi de o aranda kısaltacaktır. Ön ve arka frenin doğru kullanımı yaşam ile ölüm arasındaki çizgiyi çekecektir. Normal şartlar altında frenleme çok düz bir işlemdir ama kaygan zeminlerde durmak için veya yavaşlamak için her iki freni kullanınız. Durdurma gücünün %70 i ön frendedir.

İdeal fren yapma:

1. Her iki fren kademeli olarak kullanılır. Frenlemenizin bu ilk adımında her iki frene de aynı miktarda basınç tatbik edilir.

2. Ağırlık ön süspansiyonlar sıkıştıkça öne transfer olacaktır ve kollarınız bükülecektir. Burada ön lastik yolu ısırmaya başlar.

3. Önde şimdi daha fazla ağırlık var.

4. Şimdi arka freni kısmen ya da tamamen bırakın ve ön fren üzerindeki sıkma basıncını artırın çünkü bu noktada yol tutuşunun büyük bölümü öndedir. Frenlemenin bu orta merhalesinde frenleme dağılımı %100 ön ve %0 arkadadır. Eğer bu dağılım %85 ön ve %15 arkadan daha az ise siz o takdirde frenleme kapasitenizin tamamını kullanamıyorsunuz demektir. Motosikletinizin fren yapma kapasitesinin limitlerine(sınırlarına) yaklaşamıyorsunuz demektir.

5. Motosiklet yavaşlar ve sizin frenleriniz ve lastikleriniz vasıtasıyla uyguladığınız güç kaybolur. Motosikletteki enerji hızınızın karesi ile orantılıdır.

6. Ön teker süspansiyonları üzerinde yükselmeğe(kalkmağa) başlar.

7. Ön frenin üzerindeki baskınızı gitgide azaltırsınız. Bu alt hızlara inen motosikletin ön tekerinin kilitlenmemesi içindir.(Daha yüksek hızda tekeri kilitleyemeyen basınç, hız düştükçe fazla gelir ve kilitlenme riski başlar. Ön fren üzerindeki basıncı gitgide azaltırken arka frene de tekrar basınç uygulamaya başlanır.

Yazar: Hoddy Hodson. http://www.msgroup.org/TIP030.html)

Ön fren uygulaması başladığında bazı şeyler olur. Önce ağırlığın öne transferiyle şoklar sıkışır. Bu ön tekere ekstra ağırlık ve yol tutumu kazandırır. Bu noktada normal frenlemedesiniz. Yaptığınız normal frenlemedir. Fren elciğini sıkmağa devem ederseniz ön fren üzerinde ki ağırlık gitgide artar. Sonucunda motosikletin ağırlığının çoğu ön teker üzerinde olacaktır. Bu noktada, frenlemenin eşiğine oldukça yakın sayılısınız. Freni sıkmağa devam ederseniz ön teker şikâyete başlayacaktır.

Bunu hissettiğinizde maksimum frenleme noktasındasınız demektir. Bu noktada yaşanan ise ön tekerin kısa fasılalarla kilitlenip tekrar dönmesi olayı ve tekerin kilitlenme mesafesi belki 2-3 cm sonra tekrar dönüşü ve tekrar kilitlenmenin sebep olduğu takribi 2-3 cm lik kayma. Kaymadan sonra teker tekrar dönmez ve tam kilitlenmeye girerse kötü şeyler olmak üzeredir.

Araba kullanırken de olduğu gibi kaygan zeminlerde fren yapmak daha fazla dikkatle yapılması gereken bir durumdur. Frenlemeye önceden başlayınız çünkü kuru zeminlere kıyasla aynı miktar ağırlığın durması yol tutumunun daha az olduğu kaygan zeminlerde daha fazla zaman alacaktır.
http://www.motorvike.com/BrakingDistance.htm

Dönüş:

Diğer araçların karışmadığı kazaların başlıca sebeplerinden birisi kötü dönüşlerdir. Viraja çok hızlı gir, dönüş ortasında dönüşü tamamlayamayacağınızı anlayınca frenleri kap arkasından hendeği boyla ve sonrada mahalli acil servis bölümünü.

Bir dönemeç, viraj, köşe akıcı bir hatla, doğru hızla(çok hızlı değil), doğru vitesle ve gaz hafif açık olarak alınmalıdır(dönülmelidir). Dönüş boyunca kademeli olarak gazlamaya devam edin ve kontra basarak yatışınızı dönemece alıştırın(uyarlayın). Kontra basma basıncınızı istenilen yatış açısını elde edinceye kadar devam ettirin. Uygun yatış açısında kontra basıncınızı ön tarafın kendini dönüş boyunca gereken hattı takip etmesi sağlayacak şekilde sabitleyebilmesi için ayarlayın(hafifletin).

Gazlamanız(pozitif gazlama-hız kazandırıcı gazlama) sadece dönüşün çıkışını gördüğünüzde başlamalıdır. Bundan önce ise sadece giriş hızınızı muhafaza edin.

Bu bir pratik, talim işidir. Kendinizi rahat hissedene kadar alt süratlerden başlayınız.

Eğer bir dönemece ne kadar hızlı gireceğinizden emin değilseniz yol işaretlerine bakın. Dönüş keskinliği hakkında size fikir verirler. Önünüzdeki araçların davranışları da size fikir verebilir. Dönemece girerken sert fren yapıyorlarsa, bu keskin bir viraj demektir.

Dönüşün anahtar ipuçları:

Dönüşü yaparken gücü hafifçe muhafaza edin. Bu dönüşün etkisine karşı dengeleyici bir etkidir ve motosikletinizin dengesini korur. Başınızı yukarıda tutun ve fiziksel olarak gitmek istediğiniz yöne bakın. Bu size motorunuzu istediğiniz yere yerleştirmeniz konusunda yardım edecektir ve pozisyon daha doğal hissedilecektir. Eğer yolun kenarına bakarsanız büyük ihtimalle orada gidersiniz.

Dönüş esnasında frenleri kullanmaktan kaçının. Bunun yerine motor frenlemesini kullanın, bu yeterli olmazsa o zaman frenleri devreye dikkatle sokun. Lastiklerinizin yol tutuş limitinizi aşmak istemezsiniz.

Kollarınızı serbest bırakın ve ağırlığınız gidona binmesin. Bunu yapmak kontrolünüzü artırır. Ayaklıklar üzerindeki basıncı aşağı doğru bir miktar artırırsanız yönlendirmenin daha hafif ve motorun komutlara daha iyi tepki verir hale geldiğini görürsünüz.

Hedefe kilitlenmek:

Sürüş esnasında(her tür vasıtada) başınızı çevirin ve baktığınız yöne doğru motorunuza yön verdiğinizi fark edeceksinizdir.

Hedefe kilitlenmek(bakışların) basit olarak bu gerçekten avantaj sağlamaktır. Tüm yapmanız gereken şey gitmek istediğiniz yöne bakmaktır(tercihen tehlikeden uzağa)! Bir reaksiyon olarak siz gözünüzü dikerek baktığınız yöne kendinizi yöneltirsiniz.
http://www.motorcycle-training.f2s.com

Hat içinde konumlanmak:

Araba sürücüleri hat içinde pozisyonlarını değiştirmek konusunda sınırlanmışlardır çünkü araç zaten hattın %50-70 ini kaplar. Motosikletler ise hat içinde çok az yer kaplar ve bunu büyük bir avantaj olarak kullanabilirler.

Yoldaki pozisyonunuzu şu sebeplerle değiştirmeyi daima hatırlayın:

İlerdeki durumu görüş kabiliyetinizi artırmak, geliştirmek
Diğer sürücüler tarafından görülme şansınızı artırmak
Yoldaki muhtemel tehlikelerden sakınabilmek veya zemin kavramasını geliştirmek
Viraj ya da köşe dönüş keskinliklerini azaltmak
Öbür sürücüleri etkileyecek bilgileri vermek


Bu bilhassa geceleri çok önemli olabilir. Çoğunlukla motosikletin tek farı karşıdaki araca gelen bir arabanın farının teki olarak görünür. Ancak motosikletin hızlanması bir arabadan daha fazla olması sebebiyle motosiklet ışıkları terk eden bir grup aracın hayli önünde olabilir. Sizin önünüze kırabilecek arabadan uzak olan, hattınızın öbür tarafına geçin. Bu sizin diğer arabaların farlarından farklılaşmanıza neden olacaktır ve hızınız konusunda araç sürücüsüne bir fikir verecektir.

Engeller:

Bir engelle karşılaştığınız zaman durumu değerlendirip ne yapacağınıza karar vermek için yarım saniyeniz(lahza) vardır. Genellikle iki seçiminiz vardır. Durmak için fren yapmak ya da engelin etrafından dolanmak.

Hareket fiziği bize 0 km den 80 km saat hıza kadar fren yapmanın en iyi seçim olduğunu söyler. 80 km saat hızdan sonra duruş mesafesi üssel olarak artar ve engelin etrafından dolanmak(kontra basarak kıvırmak) en iyi çözüm olur.

Sakınacağınız sıradan engeller:

Yapraklar: Sonbaharda çok hoşturlar ama göründüklerin çok daha fazla tehlike arz ederler bilhassa yaş iseler.

Küçük hayvanlar: Bilhassa küçük motosikletlerle küçük bir hayvana çarpmak beklenmedik şekilde tehlikeli olur.

Durgun su: Arabayla yaptığınız gibi su birikintileri öylesine dalmayınız. Lastiklerinize de bağlı olarak kızaklayabilirsiniz ki motosikleti buz üzerinde sürmeyle aynı hissi verir. Bu olay başınıza gelirse gidonu kırmayın, sabit ve düz tutun ve bitene kadar bu durumu muhafaza ediniz.

Buz: Buz oldukça açık bir tehlikedir. Buzlanma zamanlarında yollardan uzak durunuz. Nispeten sıcak bahar sabahlarında bile dikkatli olunuz.

Kar: Sakınılması gereken bir diğeri. Bunu yapmağa mecbursanız yol tutumu gereğini minimumda tutun ve çok yumuşak olunuz.

Hava şartlarına göre sürüş:

Kötü havalarda sadece çatlaklar sürüşe yeltenir. Ama bu hiç yapmayacaksınız demek değildir. Yağmur, buz ve kar her an size sürpriz yapabilir ve siz bu durumları nasıl ele alıp baş edeceğinizi bilmek durumundasınız.

Yağmur iki büyük olguya meydan okur. Yol tutumu ve görüş. Birçok sürücü için yol tutumu daha önemlidir. Metal yüzeyler dikkat edin. Boyalı alanlara ve yağ, mazot döküntülerinin yıkanıp gitmediği noktalara dikkat ediniz. Bu alanlar ıslanınca daha kayganlaşır. Tüm bunlara rağmen temiz bir asfaltta ya da beton da hala yeterince yol tuştu vardır.

Yol tutuşunu arka fren ile test edebilirsiniz. Bunu yapmadan önce lastiklerinizin durumunun iyi olduğundan emin olun. Lastik dişleri yeterince derin olmalıdır.) Bu arka fren kullanarak yapılan testi makul hızlarda ve düz bir yolda yaparsanız ürkütücü bir sürüş deneyimi olmaz. Burada arka tekeri yüksek taçlı bir yolda kilitlemekten sakınınız. Çünkü taçlı (ortası yüksek kenarlara doğru alçalan yollarda) kilitlenme olursa hat dışına ve aşağı doğru kayma olur.
Yol tutuşu için bir hisse sahip olduğunuzda, lastiklerin fren yapınca ve dönüşlerde ne kadar güvenli olarak bunu(yol tutuşunu) size sunabilecekleri hakkında bir fikir sahibi olmanız lazımdır.

Yağmur lastiği kullanabilirsiniz. İlaveten lastik havalarının az bir miktar artırılışı ıslak hava yol tutumuna katkı sağlar.

Sürüş yönünüze paralel uzanan yol yamalarından, boyalı yüzeylerden ve metallerden(ray, mazgal) uzak durunuz.

Islak, kaygan zeminde motoru döndürmek çok yumuşak hareketlerle olmalıdır. Biçimsiz frenleme ya da sert kontra basılması sizi zor durumda bırakır.

Dönüşlerinizi daha kademeli olarak yapın. Vites küçültmeleriniz yumuşak olsun. Debriyaj kavramasını normalden daha yavaş yaptırın, biçimsiz gaz vermelerden sakının. Bir üst vitesi kullanarak arka tekere aktarılan gücün azaltılmasını sağlayın. Frenleri tekerleri fazla yükleyecek tarzda kullanmayın. Takip mesafesini artırın ya da hızınızı keserek frenleme ihtiyacınızı azaltın. Etrafınızdaki sürücülerinin hareketlerinize tepki verebilmesi için yeterli zamanları olduğundan emin olun.

Diğer sürücülerin sizi görmekte zorlukları olduğunu zaten bilirsiniz. Yağmurlu havada bu zorluk daha büyür. Az ışık, engellenmiş ön camlar ve içte buharlanma sürücü görüşünü kötüleştirmekte ilave faktörlerdir. Açık, parlak renklerde yağmurluklar giyiniz. Yansıcı bantlar taşıyınız.

Ayrıca kendi görünüzü ele alın. Başlığınızın camı buharlanacaktır. Motorunuzda ön cam sizin görüş yüksekliğinizden yukarda ise(siz bu camın arkasından görüyorsanız) bu da görüşünüzü kötüleştirecektir.


Yönlendirmek ve alt süratlerde sürüş:

Yönlendirmek:

Yönlendirmek en kolay bölümdür, doğru mu? Her zaman değil.

25-30 km saat dan fazla hızlarda motosikletin tekerleri jiroskop gibi hareket eder. Tekerlerin ve lastiklerin dönen kütleleri jiroskopik bir güç yaratmak için birleşirler. Motorunuzun gitmesi için bunların üstesinden nasıl gelebilmelisiniz? Gelmezsiniz.

Ne zaman dönen bir tekerleği sağa ya da sola itmek istesek, teker ve motosikletin geri kalanı ters tarafa yatacaktır. Bu kontra basmakla yönlendirme tekniğidir. Barı(gidon) sola çevirmeğe çalışın motor sağa yatar ya da tersi. 20 km saat hızın üzerinde motosikleti yönlendirecek tek yol budur.

Bu (kontra basmak) sürüşler esnasında panik anında öğrenilecek bir teknik değildir. Talimlerle öğrenilir. Eğer bu hareketi ikinci bir doğanız haline getirmezseniz acil durumlarda eski alışkanlıklarınıza geri dönersiniz.

Alt süratlerde sürüş:

Hızlı sürmek eğlencelidir. Ama hızlı süreceğimiz yerlere varıncaya kadar trafik içinde boğuşmamız gerekir. Yavaş sürüşün gerekli olduğu şehir içlerinde ve civarında.

Alt (yavaş) süratlerde sürüş ipuçları:

Uygun duruş:

Motosikletinize rahat bir şekilde oturun ve dizlerinizi tanka dayayın. Sağa sola fazla oynamamaya çalışın çünkü bu ağırlık aktarımlarına sebep olur ve motosiklete yönlendirici ivmeler vermiş olursunuz. Ayaklarınız ayak pedallarında basılı olsun.

Görüş:

İleri bakmakta ihmal yavaş sürüşlerde ki en genel hatalardan biridir. Bunun en iyi şekilde talimi kukaları birbirinden 3,5-4 metre uzağa koyup aralarında slalom yapmaktır. Bu uzak motosikletinizin yapamayacağı bir mesafe ise ayarlayabilirsiniz. İki kukanın arasında giderken almak istediğiniz bir sonraki kapının yoluna bakınız. Onun da takribi 1-1,5 metre ilerde olması lazımdır. 1-1,5 metre ilerisine bakan birçok sürücü kendini sallanır gibi hisseder Doğru mesafe ileriye bakmak sizin zihninize bir yol planlamak için yeterli zamanı verir. Böylece siz bir sürü son dakika düzeltmelerinden kurtulursunuz. Kendinizi olabildiğince ileriye bakmaya zorlayınız.

Ön fren:

Normal şartlarda ön fren motorunuzu kontrol altında tutmak için paha biçilmez bir alettir. Ancak çok düşük hızlarda, ön teker dönmüşken(dönüş yönüne doğru, ön fren yumuşak bir duruş için çok fazla gelebilir. Çok düşük hızlardan ben ön freni kullanmamağa çalışırım. Arka fren bu hızlarda sizi durdurmak için gereğinden fazla güce sahiptir. Bu anda arka fren üzerine ayağınızı getirmek için oturuş pozisyonunuzu değiştirip(kımıladanıp)durmayın. Ayağınız zaten fren pedalının üzerinde olmalıdır. Aksi takdirde motosikletinizin dengesini bozarsınız.

Debriyajı kaydırmak(yarım debriyaj):

Yavaş hızlarda sürüşün diğer bir anahtarı da debriyajdır. Birçok motosiklette ıslak debriyaj vardır. Yani kavrama plakalarının serin tutulması için yağ banyosu içinde tutulduğu sistem. Bu tiplerde debriyajın kısa bir müddet kaydırılmasından zarar gelmez. Rölanti de ki hızınızdan daha yavaş süratle de gidiyorsanız, hızınızı, debriyajı kavrama noktasından biraz geriye çekip motoru arka tekerden ayırarak kontrol altında tutabilirsiniz. Kavrama noktası debriyajın kavramaya başladığı ve gücü arka tekere transfer ettiği noktadır. Çok yavaş gittiğiniz için kendinizi dengesiz hissettiğinizde ayağınızı yere basmak mecburiyetinde olduğunuzu hissedersiniz. Bu noktada debriyajı biraz, dengeye gelinceye kadar hızınızı artıracak oranda, bırakın. Bunu debriyaja zarar vermeden epey bir müddet yapabilirsiniz.
Yavaş sürüş teknikleri yazarı: Mark Yaeger.

Çeviren: Alpaslan Kuzucan

5 Haziran 2010 Cumartesi

İYİ GÖRÜŞ İÇİN TERS KONUMLANMAK

Dönüşlerde Ters Konumlanmak

Sola ya da sağa dönüşlerde sollarken ilerisini iyi görebilmek için hattımın neresinde pozisyon almalıyım, konumlanmalıyım?

Bunun düz mantıkla basit cevabı dönüşlerde sağı görmek için sola ve solu görmek için sağa konumlanmak şeklindedir…!

Kendinize şu soruyu sorun:

Yaptığınız diğer sürücülere nasıl gözüküyor? Güvenli mi? Ürkütücü mü? Ne yapmak istediğiniz konusunda yanıltıcı mı, değil mi?

Sürüş yaptığımızda hiç aklımıza getirmediğimiz bir konu olan davranışlarımızın diğer sürücüleri nasıl etkilediği meselesi esasen devamlı göz önünde bulundurarak ona göre hareket etmemiz gereken bir konudur.

Diğer önemli bir husus ise genellikle kendimizin diğer sürücülerin düzgün davranışlarda bulunacaklarına ve trafik kurallarına uyacaklarına peşinen inanarak davranmamızdır.

Bu durum çelişkili değil midir? Biz diğerlerine aldırmayalım ama onlar düzgün sürüş yapmalılar diye beklentiye girip bunu kazanılmış hak gibi sayıp yapmadıklarında sinirlenelim.

Karşıdan gelen bir aracın üzerinize doğru gelmesi sizi panikletecektir. Ya o ne yapacaktır? Belki de o dönemeci daha iyi görmek için ters konumlanma yapıyordu? İleri sürüş tekniği ya! !!! O zaman dönemeci geniş alırken karşıdan aniden gelen bir aracın sizi birden karşısında görünce ne düşüneceğini, ne hissedeceğini ve durumda ne gibi tehlikeler oluşacağını dikkate alınız. Bu hareketinizle onu yolundan saptırıyor musunuz, sert fren ya da yumuşak fren yapmasına mı sebep oluyorsunuz? Acaba o sizi kontrolünü kaybetmiş çılgın bir motorcu olarak mı görecek?

Diğer sürücülerde şu önyargı vardır: Motosiklet sürücüleri esasen ne zaman ne yapacağı belli olmayan hareketleri belirlenemez kararsız sürücüler olarak kabul edilmektedirler. Bunu unutmayınız.

Diğer sürücülerin doğru şekilde davranacağına inanarak hareketle siz aslında kendinizi tamamen karşı sürücünün o an ne düşüneceğine ve takibende tepkisine terk etmiş, yaşamınızı onun insafına bırakmış durumdasınızdır. Tabi onu panikletmiş, şoka sokmuş da olabilirsiniz. Bu durumdan ne beklenir? Ve, unutmayın dönüş ne kadar keskinse karşıdan gelen sürücü sizi o kadar geç görecektir. Ne kadar geç görürse o kadar yakından görecektir ve ne kadar yakından görürse yaşadığı şokda o kadar şiddetli olacaktır.

Aracın içindeki bir şahıs motosikleti kurtarmak için kendisini aracıyla beraber sağa ya da sola atar mı? Karşısındaki bir araba ya da daha kötüsü bir ağır vasıta olsa büyük ihtimalle atar ama bir motosiklet için! Şüpheli.

Konumlanırken tüm bunları da düşünün. Tek yönlü sürüş olan, karşıdan gelen bir trafik akışı olmayan tamamen kontrol altındaki yarış pistinde power slide yapabilirsiniz ama trafikte bu aniden sizle karşılaşacak bir aracın sürücüsünü dehşete düşürecek belki hamile bir kadının bebeğini düşürmesine sebep olacak belki başka birisinin kalp krizi geçirmesine ya da sizi ezmesine sebep olabilecektir.

Şu soruları kendinize sorun:

. Şunu yaparsam güvende olur muyum?
. Şuraya gidersem güvende olur muyum?
. Diğer sürücülere güvenli gözükür müyüm?


Bilhassa daha iyi görüş alabilmek ya da dönüş keskinliğini azaltmak için yapılan ters konumlanma trafikte yarardan çok zarar getirebilir. Bunun yapılması çok ustalık ister. Sollarken iyi görüş alabilmek veya geniş alıp viraja daha hızlı girmek için yapılan bu hareketler trafikte bilhassa keskin dönüşlerde güvenli değildir. Tecrübeli sürücüler için bile. Ayrıca ne yapmak istediğiniz konusunda karşınızdaki sürücüyü yanıltabilir.

Not: Ters konumlanma ile sollarken kullanılan bir bakış tekniği vardır. Kerteriz almağa benzer ama aynı değildir. Sadece ustaların bu tekniği doğru ve dakik uygulaması mümkün olduğundan ve en ufak bir hatanın kaza demek olduğu bu tekniği burada açıklamayacağım. Eğer bir şekilde bir yerden de öğrenirseniz lütfen yeni motorcular, kullanmağa kalkıp yaşamlarınızı riske atmayınız.

Uyarı: Hattın dışına çıkarak ters konumlanma sakıncalıdır. Ya karşıdan sizinle aynı tekniği kullanan biri geliyorsa ne olacak? Ayrıca acil bir durumda kaçış hattınız hattın yanlış tarafında olacaktır. Bütün bu riskler biraz daha ilerisini görmek için fazladır. Sollamayı bir sonraki düzlüğe erteleyin.

20 Nisan 2010 Salı

DÖNÜŞLERDE YATIŞ TEKNİKLERİ

Çarpmadan hemen önce durabileceğiniz ya da etrafından kıvırıp geçebileceğiniz halde karışacağınız bir kazayı önlemek istiyorsanız motosikletinizi her iki durum için de yolun görebildiğiniz bölümünde kontrol edebilecek halde olmalısınız. Bu görüş mesafeniz ne kadar kısa ise siz o kadar daha az bilinçli ve daha fazla şansa dayalı sürüş yapıyorsunuz demektir.

Ne kadar ileriye bakarsanız o kadar fazla reaksiyon zamanınız olur. Başınızı kaldırın ve olabildiğince ileriyi mümkün olduğunca detaylı tarayın. 90 km hızla giderken bir saniyede fren yapabildiğimizi kabul edersek önümüzdeki 25-26 metreyi sürekli bakışlarımızla tarıyor olmamız gerekmektedir.

Dönemeçli yollarda görüş mesafesi sık kısıtlanır. Siz reaksiyon süresi kısa olan usta bir sürücü olsanız bile karşınıza dönüşün tam ortasında aniden çıkacak bir tehlikeden kurtulmak için süratiniz çok fazla olabilir. Motorun kontrolünü iyi yapıyor olabilirsiniz ama aniden oluşan bu durumun kontrolünü yapamayabilirsiniz. Er veya geç sizin ustalık ve beceri sınırınızı aşacak bir durum olacaktır. Bu nedenle akıllı sürücü tam donanımlı olarak motora biner. Sürtünmeye ve darbeye karşı tam koruma sağlar. Ayrıca giydiği donanımlar rahat ve kullanışlı olmalıdır ki her seferinde üşenmeden giysin. Bir kaza anında yerde sürüklenirken cildinizle asfalt/mıcır arasında bu donanım olacaktır. Donanımsız asla…


Photobucket

Ağırlığını dönüşün tersine aktarmakla sürücü motosikletin yatış açısının yola göre olan durumunu ayarlar. Dar alan U dönüşlerinde, alt süratlerde, dar dönüşlerde kullanılır. Aynı dönüş çapını elde etmek için motosikletin en fazla yatırılmasını gerektiren teknik budur.

Ağırlığınızı merkezi pozisyonda muhafaza ederek dönmek. Bu nispeten geniş yollarda ve rahat sürüş tempolu sürüşler için uygundur. Yoğun trafikte tercih edilmelidir.

Beden ağırlığının dönüş içine kaydırılması sarkmak tekniğidir. Her dönüşte daha iyi kontrol sağlamak için motordan sarkmak zorunda değilsiniz. Sele üzerinde hafifçe bir taraftan diğer tarafa doğru kaymak bize ağırlık transferi için gerekli olan hareketi sağlar. Yollar için bu yeterlidir. Yarışlarda ki aşırı sarkmalara lüzum yoktur. Bunlar pistlerdeki ciddi süratler içindir. Ağırlık transferi bize hem daha fazla yatış açıklığı sağlayacaktır hem de gidonun yönlendirme tepkisini kuvvetlendirecektir. Daha az kuvvetle yönlendirme sağlanacaktır. Çünkü bu teknik lastiklerin yerle temas halkalarını motorun merkez hattına daha yakın tutmaktadır. Yatış açıklığı az, hemen parçaların yere sürtündüğü motorlarda sarkmak bu soruna olumlu katkıda bulunacaktır. Tabi önyükleme ayarlarının eksikliği de yere sürütünmelere sebep oluyor olabilir.


Photobucket

Motosikletin yönlendirilmesini ve dengesini ön tekerleğin yerle temas eden halkası sağlar. Bu hem önün geometrisi ve hem de sürücünün gidon vasıtasıyla verdiği komutlarla olur. Eğer motosiklet dönüş yönüne az döndürülmüşse daha fazla yatmak ister. Eğer ön teker dönüşe doğru fazla döndürülmüşse motosiklet kalkmak ister. Ön tekerdeki sürükleme direnci yönlendirmeğe olumlu katkı yapar ve lastiğin yerle temas halkası motorun yatmak istediği yönü tayin eder.

Dönüş yönünde eğimli bir yol lastiğin yola neredeyse dik basmasını sağlar. Bu da temas halkasının motorun merkez hattına olabildiğince yakın olması demektir. Halbuki dönüş yönüne ters bir yol eğimi temas halkasını merkezden olabildiğince uzaklaştırır. Bozuk/değişken yüzey eğimli yollarda lastik temas halkası devamlı yer değiştireceğinden lastik itilip çekilecektir. Bu durum sürüşün acayip bir hal alması demektir.

18 Nisan 2010 Pazar

APEKSLEME ŞEKİLLERİ

Erken, normal ve geç olmak kaydıyla bir dönemeç üç şekilde apekslenir. Hepsi de dönmenizi sağlar ama hepsi aynı güvenliği ve çıkış süratini sunmaz. Üçünün içerdiği artı ve eksileri anlamamız bu bilgileri yollarda kullanmamızı sağlar.

Aşağıdaki grafiklerde kesik kırmızı çizgiler motosikletin takip ettiği hattır. Sürücünün dönüşlerde başladığı ve bittirdiği hattı takip etmektedir.

Sola dönüşler dış hattı takip eder ve en uzun dönüş çapı bu tür dönüşlerdedir. Apeksleme noktasında yolu ayıran çizgiye çok yaklaşılır.

Erken apekslemede(apeksleme noktasında) sürücü dönüşe erken başlar. Bu şekilde giriş motosikleti dönüşün iç tarafına erken yerleştirir ve dönüş çıkışına yakın sürücüyü keskin dönüş yapmağa zorlar. Bu tip apeksleme sürücüye en düşük çıkış hızını verir ayrıca kör dönemeçlerde tehlikelidir.

Normal apekslemede dönüşe başlama noktası ile dönüş çıkışı noktası dönüşün orta noktasından(apeks noktası) neredeyse eşit uzaklıktadır. Hem giriş tarafından hem de çıkış tarafından düzgün bir dönüş yayı çizer. Rahat bir sürüş için tercih edilen şekil budur.

Geç apeksleme en agresif şekildir. En yüksek giriş hızını sağlar. Geç dönüşe başlamak daha yavaş dönüş hızı ister ancak en düz dönüş hattını ve en yüksek çıkış hızını verir. Bu apeksleme şekli en güvenli olandır. Sizi karşı yönden gelecek araçların tehlikeli bölgelerinden uzak tutarken dönemecin daha içlerine doğru derin görüş mesafesi sağlar. Çizimlere bakınız.



Sola Dönüşler:

Photobucket

Photobucket

Photobucket


Aynı şekilde sağ dönüşlerde de üç tür apeksleme şekli vardır. Arz ettikleri özellikler sola dönüşlerle aynıdır. Aşağıda ilgili çizimlerde sağa dönüşler(iç taraftan dönüşler) en kısa dönüş çapını verir ve bankete, uçuruma yada dağ yamacına apekslerken çok yaklaşılır.

Sağa Dönüşler:

Photobucket

Photobucket

Photobucket

6 Mart 2010 Cumartesi

DÖNÜŞ TEKNİĞİ

Photobucket

Birinci teknik, motorla birlikte yatmak caddelerde ve üst süratlerde uygundur. İkinci teknik, sürücünün dik kalarak motoru yatırması, düşük süratlerde yapılan enduro arazi dönüşleri için uygundur. Birinci tekniğe kıyasla ikinci teknik aynı dönüş yayını(çapını) elde etmek için daha fazla yatış açısı ister bu sebeple caddelerde üst süratlerde kullanılması sakıncalıdır. Kayma riski vardır.


Teknikler aşağıda fotograflarla da verilmiştir:

Motorla Birlikte Yatmak:
Photobucket

Sürücünün Dik Kalarak Motoru Yatırması:
Photobucket

28 Haziran 2009 Pazar

DÖNÜŞLERDE AĞIRLIK VE DENGE

DÖNÜŞTE AĞIRLIK VE DENGE

Motorunuzun tipi onun nasıl dönmek isteyeceğini tayin eder. Ağırlığınızı motorunuzun üzerinde nasıl konumlandırdığınız da yatış açıklığını, yol tutuşunu ve yönlendirme geri beslemesini etkiler.

Motosikletlerin dönüş kabiliyetlerinin artırılması için mühendisler sürekli bir araştırma içindedirler. Önün geometrisi motorun düz gidiş dengesini etkiler. İyi bir lastik profili ile de desteklendiğinde düzgün bir yüzey üzerinde yatan motorun yönlendirilmesi adeta doğal(dirençsiz) bir hal alır.

Motorun yönlendirilmesi ve dengesi ön tekerin temas halkası vasıtasıyla olur. Burada ön tarafın geometrisi ve sürücünün elciklere verdiği komutlarla birlikte yönlenme ve denge sağlanır. Eğer ön teker dönüş eğrisine doğru yeterince kırılmamışsa motosiklet daha fazla yatmak isteyecektir. Eğer ön teker eğriye doğru fazla kırılmışsa motor doğrulmak isteyecektir. Ön tekerin üzerindeki direnç yönlenmeyi etkiler ve lastik temas halkasının yeri motorun yatmak isteyeceği yönü verecektir.


Ağırlık kaydırma:
Selede ağırlık kaydırmakla sürücü motorun yüzeye göre yatış açısını ayarlar. Dönüş eğiminin karşı yönüne ağırlık kaydırmaya kontra yatış denir. Bu kontra yatış düşük süratlerde yapılan U dönüşlerde kullanılır. Bu teknik motorun daha kısa bir çap içinde dönmesini sağlar çünkü motoru ne kadar fazla yatırabilirseniz dönüşün çapı da o kadar dar olur. Yine siz bedeninizi yatırmadan motoru aniden yeni bir yatış açısına doğru bastırdığınızda bu da kontra yatış demektir.

Yol yüzeyinin eğimi merkezden kaçan temas halkasına bağlı olarak yönlendirmeyi etkiler. Sele üzerinde ağırlığınızın hareketi hem dönüş açıklığı ve hem de yönlendirme geri beslemesi üzerinde büyük etki yapar.

Sarkmak:
Bedenin dönüş eğimine doğru yatırılmasına sarkma tekniği denir. Sarkmak yatış açıklığını artıran bir tekniktir. Ayrıca temas halkasını da motosikletin merkezine daha yakın tutar. Bu da yönlendirmeyi nötr bir hale getiren unsurdur.

Yatış açısı az olan motosikletlerde sarkma tekniği sizin motor parçalarını yüzeye sürtme sorununuzu iyileştirmede yardımcı olur. Yeterince yatma açınız olsa bile bu defada sarkmak motorun dönmesi için gerekli yönlendirme çabanızın hafifletilmesine olumlu katkı yapar. Sarkmada motor daha dik konumda kalacağı içinde dönüş esnasında belirecek kum döküntüsü, ıslak zemin gibi kaygan noktalardan geçerken kayma riskinizde azalacaktır ancak buna karşın yol yüzeyindeki küçük bir tümsek yada çukur düşmenize sebep olabilir. Bu tabi ne kadar sarktığınıza da bağlıdır. Trafikte aşırı derecede sarkmalar yapılmamalı daha çok sele üzerindeki ağırlık kaydırılması tercih edilmelidir.

Eğer sarkma tekniğini kullanmak istiyorsanız bunu doğru yapmasını öğreniniz.

Sarkmanın temel noktaları:
Daha iyi bir dönüş kontrolü sağlamak için tüm sarkma mesafesinin tamamını kullanmak zorunda değilsiniz, selenin bir kenarından diğer kenarına kaymanızın da bir etkisi olacaktır. Ama daha fazla bir sarkma yapmak istiyorsanız şu noktalara dikkat ediniz.

. Erken sarkınız
Motor dönüş için yatışa geçmeden evvel ağırlığınızı kaydırın. Göğsünüzün üst kısmı dönüşe başlama noktasından bir iki saniye önce motorun dönüş yönündeki merkez hattına doğru çevirin. Burada üst taraftaki elciğe siz hazır olmadan dönüş başlamasın diye biraz basınç uygulamak durumunda kalabilirsiniz. Dönüşe başlama noktasında, yönlendirme ivmelerinizi gevşetiniz bu motorun yatması için gereklidir.

. Kapanınız
Üst dizinizi tanka yapıştırıp yakıt tankının üst çıkıntısına takın ki kaymayasınız. Üst taraftaki ayağınızı pedala sarın.(Ayağınızın iç kavisli olan bükümü pedalın dip tarafına iyice dayanmış olarak ayağınızı dışbükey bir vaziyette motora bastırmak).

.Göz seviyeniz ufuk hattına paralel olsun
Bu şekilde tutulan göz seviyesi yolu daha sabit, az değişen olarak algılamanızı ve dönüş kavisini daha iyi algılayarak motorun yönlendiği tarafı anlamanızı sağlar.

. Kontra(ters taraftan) basmak(yönlendirmek)
Motor yatmış durumda iken elciklere gitmek istediğiniz yönde basınız. Sola dönüş için her iki elciği de sola basmak motorun daha da yatmasını sağlar. Yada daha çok kullanılan şekilde sağa dönmek için sağ elciği itiniz sola dönmek içinde sol elciği ileri itiniz.

Gözlerinizi kaldırınız ve ileri bakınız. Bu iş dönüşün temelidir. Gerek hızın algılanmasındaki rolü gerekse dönüş safhalarındaki referans noktalarının önceden görülüp, kaçırılmadan gereken komutların verilmesinde ki rolüyle bakışların kullanımı çok önemlidir. Eğer yeterince ileri bakarsanız yolda ki ineklere veya yol kenarındaki ağaçlara vs de çarpmazsınız.

Burnunuz baktığınız yöne dönük olsun. Suratınız tamamen dönüş yönünüze doğru dönük olsun. Ama unutmayın boynunuzu bükerek gözlerinizi ufuk çizgisine paralel tutmanız gereklidir. Yani başınız yatış açınızla bir doğrultuda değil yere dikey bırakılan bir şakulle sanki aynı doğrultuda olacak ki baş ve iki gözün arasından hayali çizilen bir çizgi ufuk çizgisine paralel durumda olsun. Dönüşte ileriye bakınız evet, sağa dönüyorsanız sola yani dönüşün ters tarafındaki dış hat çizginse(geliş hattını ayıran çizgiyi geçmemeye dikkat ederek). Sola dönüyorsanız sağa yine dönüşün ters tarafındaki, sağınızda kalan yolun dış hat çizgisine doğru bakışlarınızı ileriye doğru kaldırıp bakınız. Bu bir S dönüş ise S ortasından sonraki dönemecin dış hatlarını takip ediniz. Ancak bu bir tam sağ yada sola bakış değil ama ortanın sağı yada solu gibi anlaşılmalıdır. İç tarafa bakmak ise sizi kasacaktır. Çünkü alanı daralttığınız için hızı olduğundan daha fazla gibi algılayacak olan beynimiz panik emrini devreye sokabilir.

Şimdi gelelim yoldaki ineklere, şayet böyle bir durum varsa ye kıvıracaksınız ve etrafından geçmiş olacaksınız yada maksimum acil frenlemeyle ye duracak yada süratiniz olmaması gereken bir seviyedeyse süratinizi bile düşüremeden vuracaksınız. Görüş mesafeniz eğer yoksa yani kapalı bir viraj sonrasıysa yada herhangi bir yükselti görüşü engelliyorsa o zaman kontrol artık sizden çıkar ve şans faktörü devreye girer. Aslında hairpin yani saç tokası denen sürekli ve keskin dönemeçlerin olduğu dağ yollarında bu görüş kısıtlanması kaçınılmaz bir durumdur. Ustalığınız yüksek seviyelerde bile olsa sarp inişli bir saç tokasında dönüşün yarısını geçemeden aniden beklenmedik bir tehlike belirmesi karşısında refleksleriniz ne kadar iyi olursa olsun bir reaksiyon göstermeniz için çok fazla hızlı gidiyor olabilirsiniz. Motorun kontrolünde iyi olabilirsiniz ama daha önemli bir konu vardır oda her zaman, her durumun kontrolünü elinizde tutmaktır. İşte gerçek ustalık burada başlar. Salt hızlı olmak ustasınız demek değildir. Buna rağmen şöyle veya böyle bir gün ve bir şekilde sizin hem motora hakimiyetinizin hem de duruma hakimiyetinizin yetmeyeceği bir an ve durumun karşınıza gelmesi de şansınıza kalmıştır. Kazanın mantığı yoktur. Bu sebeple akıllı bir sürücü donanımını ihmal etmeyecektir. Hiçbir şey olmayacak gibi değil de sanki düşüp yerde sürünecekmiş gibi sürtünmeye dayanıklı, tam korumalı donanımlar giyinilmelidir her zaman.

Mesaj şudur:
Eğer dönüşünüz bir kazaya dönüşürse asfaltta yada mıcır üzerinde sürüklenmeye başladığınızda üzerinize sürüşten evvel giydiğiniz donanım yüzeyle sizin aranızdaki tek koruyucu katmandır. Bu yüzden de donanım alırken hem kalitelisini hem de üzerinize rahat olanı alınız ki her zaman giymekten sıkılmayasınız. Donanım bir külfet olarak değil ancak motosiklet sürüşünün bir vazgeçilmez maliyeti olarak düşünülmelidir. Nasıl ki motorunuza bazı koruyucu donanımlar ekliyorsunuz aynı şekilde sürücünün donanımlarını da işin bütçesine eklemeden bu işe kalkışmayınız. Bilhassa yazın sıcak günlerinde kanınız soğutma için cildinize doğu pompalanmış bir vaziyetteyken düşüp yerde sürüklenirseniz o zaman size ne olur çok iyi düşününüz. Allah korusun.

BİNİCİLİK DENEYİMİ

Yeni, deneyimsiz bir motosiklet sürücüsü, deneyimli bir sürücünün sahip olduğu dayanıklılığa sahip olmayacaktır. Motosiklete binme konusunda...