21 Şubat 2011 Pazartesi

YENİ BAŞLAYANLARA DÖNÜŞ TAVSİYELERİ

Photobucket

Beden pozisyonunuz motor tipine göre farklı olacaktır. Pozisyon ayarlama süreci, bilhassa spor motorlar da(naked lar dâhil), sürücülerin kendi pozisyonlarını bulma mücadelesi sert geçer sonuçta ise bir çok sürücü yeterince tanka kapanmaz. Performans sürüşler sıkı kapanmayı gerektirir. Sürüş pozisyonları öne eğik, aşağı çekilmiş gibi, olmalıdır. Bedeninizi öyle bir pozisyonda tutacaksınız ki kollarınızın alt bölümü (dirsek bilek arası) yere paralel olsun ve elleriniz elcikleri yere paralel bir şekilde ileri itebilsin. Bu da dirseklerinizin elciklerle aynı seviyede hatta biraz aşağıda olması demektir. Bu beden pozisyonunu elde etmek için bedeninizi ayak peglerinin tam üzerinde, aynı doğrultuda tutmanız gerekir. Kollarınızın desteğine ihtiyaç duymadan, öne yâda arkaya kaykılmadan pegler üzerinde ayağa kalkabiliyorsanız merkezde oturuyorsunuzdur. Merkezde oturmakla kollarınız serbest kalmakta ve elciklere komut vermekte rahat olmaktadırlar. Tabi diğer kontrollere komut vermede de.

1. Dönemecle öyle bir hizaya girin ki açık girip kapalı çıkabilesiniz.
2. Dönemece yaklaşırken hızınızı, tüm dönemeci güvenle alabileceğiniz ve gazı tüm dönüş boyunca sabit tutabileceğiniz hıza indiriniz.(Yatan motorun lastiklerinin yere basış halkası yanaklara kaydığından küçülmüş olur. Bunun neticesinde siz gazı sabit tutsanızda hız düşecektir. Çünkü küçük çap bir turda küçük mesafe demektir. Hızı sabit tutmak ve büyük çaptaki mesafe alışını küçük çaplı tekerle almak demek ise bir miktar gazı artırmaktır.
3. Her dönemece bir strateji ile girin. Dönüşün apeks(dip noktası) noktasına varmadan önce, birbirini takibeden dönemeçler varsa apeks noktalarına varmadan önce, dönüşe nerede başlayacağınızı, dönüş boyunca nereye bakacağınızı ve nerede dönüşten çıkış yapacağınızı bilin.
4. Başınızı gitmek istediğiniz yöne doğru çevirin. Gözleriniz bakış yönünüzün ilerlerine baksın. Peri ferik görüşünüzü yakın gelip geçen nesneler için kullanın. Bu nesnelere odaklanmayın aksi takdirde büyük ihtimal onlarla çarpışırsınız.
5. Başınızı çevirirken çenenizi göğsünüze değdirin. Bu sizin ağırlık merkezinizi aşağı çeker. Çeneniz göğsünüze yapışık olarak başınızı çevirdiğinizde bu hareketi tüm bedeniniz takip edecektir. Bilhassa kalçalarınız. Otomatikman sizin vereceğiniz komuta gerek olmadan oluşan bu hareket doğal olarak motosikletinizin dengesini muhafaza edecektir.
6. Kalçalarınızı döndürün ve baldırlarınızdan kuvvet alarak dış ayağınızla peg üzerinde (kayak yapar gibi) aşağı doğru baskı uygulayın. Bu hareket dönüş için kalçalarınızı en iyi duruma alacaktır. Ağırlık merkezinizi aşağı çekecek ve motorunuzun dış tarafına ağırlık aktaracaktır. Bu aktarım motorunuzun yol tutumunu ve kontrolünü artıracaktır.
7. Dış dizinizi sıkıca motora basılı tutun. Bu baskı sizin motorla bir olmanız duygusunu pekiştirecektir. Aynı zamanda sırtınızın, omuzlarınızın, kollarınızın ve ellerinizin hatta parmaklarınızın serbest kalması demektir.
8. Dönüş esnasınca elleriniz ve parmaklarınız elciğe sıkmadan sarılı olmalıdır. Gazı belli oranda açık tutarken debriyaj ve frenle oynanmamalıdır.
9. Elcikleri el ayalarınızla omuzdan değil dirseklerden itiniz. Sola dönmek istiyorsanız sol elciği sol elinizle ve sağa dönmek istiyorsanız sağ elciği sağ elinizle ileri doğru itiniz.
10. Eğer dönemeci yanlış değerlendirmişseniz ve hızınızı yeterince düşürmemişseniz düzgün bir şekilde arka freni kullanın. Bu şekilde motorunuzu kontrol altında tutabilirsiniz. Dönüş esnasında ön frenin kullanılması bilhassa ön teker kazıklayıp kayarsa kontrolü kaybenize sebep olur.
11. Apeksin çıkışında yumuşak bir ölçüde gazı açın. Bu temiz ve hızlı bir çıkış demektir. Eğer yol zemini ıslak ise gazı sert açmak arkanın kaymasına ve yanınıza gelerek kaza olmasına sebep olur.
12. Çıkışta gereğince ama sıkı bir şekilde gazı açın.


Kollarınız gevşek olsun. Böylelikle yayalar, mazgal kapakları, kuşlar, kediler ve köpekler, çukurlar ve tümsekler gibi engelleri bertaraf etmek için gereken seri tepki vermeyi kolaylıkla gerçekleştirirsiniz. İlaveten ön tekerin aldığı bir darbeyle oluşacak sarsıntınında ön tarafta kalmasını sağlarsınız. Kasılı kollar ise sarsıntıyı bedeninize taşıyıp sonra tüm motora dağıtır.

Uyarı: Erken apekslemek çıkışta sizi aşağıda gösterildiği gibi karşı hatta savurabilir.

Photobucket

Alpaslan Kuzucan

12 Şubat 2011 Cumartesi

DÖNÜŞ HATLARI III

1.... Photobucket


2.... Photobucket

Pistte dönüş çıkış hızı önemlidir. Geç apekslemek en hızlı çıkışı vermez. Erken apekslemek ise sizi pistten çıkarabilir. Kısaca pistlerde dönüş hattı deyince de siyah ve beyaz yoktur. Talimlerle sürücü savrulmadan çıkabileceği en erken apeksi bulup hızlı çıkışı sağlar. Bu arada dönemeç tipleri de önemlidir.

PİSTTE HATLAR BİR SERİ FRENLEME, DÖNÜŞE YATMA, APEKS VE ÇIKIŞ NOKTALARINA İNDİRGENEBİLİR. TRAFİKTE İSE NOKTALAR AYNIDIR AMA HER SEFERİNDE FARKLIDIR. TRAFİKTE POTANSİYEL TEHLİKELER AYNI YOLU DAHİ İZLESENİZ HER AN DEĞİŞİR. DEĞİŞEN ŞARTLARA ADAPTE OLUNMALIDIR. BU SEBEPLE TRAFİKTEKİ SÜRÜŞLERİNİZDE ESNEK OLMALISINIZ.

Hattınız en iyi görüş ve en geniş açılı dönüş çapının bir uzlaşması şeklindedir. Sola dönüş için hattınızın sağ tarafında, sağa dönüş için ise hattınızın sol tarafında olmak gerekir. Bu konumlanma esnasında da esnek olup ne karşı yönden gelerek savrulacak bir aracın önünde olmamak ne de sarp yamacı teğet geçecek derecede yakın olmamak için kendi ayarlamalarımızı yaparız.

Pistlerde sert sürüşler yaparız ama trafikte doğal olmamız gerekir. Sert frenlemeler, keskin dönüşler gerekmedikce trafikte yapılmamalıdır. Motosikletler düz bir hatta ileri hareketi severler, sürücü genellikle dik oturur. Ama dönüşlere sıra geldiğinde bedenimizle kontra tekniğine destek bazı manipulasyonlar yaparız. Elbette yarışlarda ki motorla adeta güreş yapma olmaz! Hafif ileri kayın, kollar 150 derecelik bir açıya yakın vaziyette olarak hafif çömün(tankla aranızda 7-8 cm olsun), peglere ayaklarınızın ayaları ile basarken parmak uçlarınız ileri baksın. Dönerken hafif yatış yönünde kayık vaziyette iken diziniz tanka ve dirseğinizde bu dizinize bastırarak güçlü bir tutunma sağlasın. Çıkışı görmeden iç omuzu düşürmeyin(çıkış gözükmüyorsa fazla yatmadan, hız keserek dönülmelidir). Çeneniz dönüş yönüne baksın. Çenenizi göğsünüze yakın tutarsanız başınızı çevirdiğinizde bedeninizde haliyle o yöne döner. Ayrıca ağırlık merkezinizi de aşağı çekmiş olursunuz. İç ayağınızla iç pege baskı uygulayarak verdiğiniz ilk ivmeyi takiben başınızı aynaya doğru uzatmak için iç bileğinizi kırarak öne doğru eğilin. Bu öne hareket motorun çekim merkez noktasını aşağı çeker. Çekim noktası aşağı inince sürücüye daha iyi bir sürüş hissi verir ve daha iyi kontrol sağlarsınız. Kontra basma da böylece iç elciğe daha fazla ağılık yüklendiği için kolaylaşır. Tüm bunlar yumuşak bir akıcılıkla ve tamamen rahat olarak yapılmalıdır.

Alpaslan Kuzucan

5 Şubat 2011 Cumartesi

DÖNÜŞ HATLARI II

Yarışlarda dönüşler ile caddelerde ki dönüşler arasındaki farklar nedir?

Sürüş tekniklerini cadde ya da pist diye birbirinden ayırt edebilir miyiz? Sonuç olarak her dönüş üç aşamadan geçer: Dönüşe başlamak(motoru yatırmak), apeks noktasını kesmek ve dönüşten çıkış. Caddede de bu böyledir pistte de.

Caddelerde önemli olan güvenlik ve bunun için herkesin trafik kural ve işaretlerine uymasıdır. Sürücüler ehil olma ve araçlar da motor gücü ve türleri açısından farklıdır. Yarışlarda amaç en hızlı tur zamanıdır. Tüm sürücüler ustalık olarak birbirine denk ve motorların güçleri de aynıdır. Caddelerde dönüşü hızlı dönmek değil güvenli dönmek önemlidir. Yarışlarda ise amaç hızlı dönüp iyi bir tur zamanı elde etmektir.

Dönüşün üç aşamasından bahsettim. Birincisi dönüşe başlama noktası, adı üzerinde dönüşe başlamak için motorun dönemece yatırıldığı noktadır. İkinci nokta apeks noktası yani motorun dönüşün iç tarafında ki ulaşabileceği en uzak noktadır. Üçüncüsü çıkış noktası, motorun tekrar düz hatla sürüşe geçtiği noktadır.

Yarışlarda bir dönemeci ya da birbirini takip eden bir seri dönemeçler grubunu en hızlı şekilde dönmek amaçtır. Bunun içinde çıkışların en hızlısını elde ederek son dönemece en fazla hızla girmek amaçlanır. Trafikte ise dönemecin açık ya da kapalı olması, trafiğin tek ya da çift yönlü olması, hava durumu gibi sebepler göz önünde bulundurarak en güvenli olacak şekilde dönebilmek için size en iyi görüşü sağlayacak şekilde konumlanarak ve görebildiğiniz mesafede durabileceğiniz hızlara inerek dönüş yapmak hedeftir. Burada hız değil güvenlik önemlidir.

Özetle trafikte dönüş hatları ve pistte dönüş hatları diye katagorik bir ayrım yapılmaz. Sürücü aklını, bilgisini, dikkatini kullanarak doğru olan davranışı doğru yerde ve doğru zamanda uygular. Motosiklet sürüşünde ezbere iş olmaz.

Neden pistte son dönemece en yüksek hızla girmeliyiz?

Dönüş çıkışında ki hız ya da en son dönemeç çıkışındaki hız sizin dönüşlerdeki ortalama hızınızı gösterir. Aynı zamanda düzlüklerde ki hızınızı da belirler. Dönüşleri, kısa alanlardır, ne kadar hızlı geçerseniz düz alanlardaki giriş hızınıza bağlı olarak tüm turun hızını da yükseltmiş olursunuz. Bir düzlükteki ortalama hızınızın yükselmesi demek dönüşler arası giriş noktalarına da çabuk varılmış olması demektir. Aynı şekilde dönüşün bizatihi kendisi de hızlı oluyor demektir.

Yarışlarda, pistte dönüş hattı dediğimiz zaman neyi anlarız? Bize en hızlı çıkışı verecek hattı. Bu hat ise en düz hat ya da en büyük açılı hattır. Hedef budur ve siz bunu elde etmek için kendi sürüş tarzlarınız ve yarış esnasındaki pozisyonlarınıza göre icraatlarda bulunmak için çalışırsınız. Amaç en yüksek çıkış hızını elde etmektir. Trafikte amaç ise bildiğiniz gibi en güvenli çıkışı elde etmektir.

Pistlerde dönüş açısını geniş tutmanın getirileri nelerdir? Gaza olabildiğince erken bir noktada yüklenebilmenizi sağlar. Ne kadar erken tam gaz açarsanız gelecek dönüş noktasına o kadar çabuk varırsınız.

Çıkış noktası nasıl ileriye alınır? Geometrik apeks noktasından ileride ki bir nokta apeks noktası olarak seçilir ve bu nokta geçilir geçilmez tam gaz açılır. Geç apeks noktası çıkış hattını daha düz hale getirir. Dönüşten daha düz hatla çıkmakla da siz hızlanmak için kullanabileceğiniz mesafeyi arttırmış olursunuz. Geç apeks noktası kesmek için dönüşe geç başlamak gerekir. Dönüş noktası geciktirilir. Bu geciktirmeyi takiben dönüşün daha keskin olarak icra edilmesi gerekir. Bu da sizin kontra basma sürenizi çabuklaştırmanız demektir. MotoGP yarışlarında kontra basma süresi 20 salisedir. Trafikte genellikle sıradan sürücüler de 50 salisedir. Kondisyon ister. Ancak hızlı olmak istiyorsanız yol budur. Tek ve çabuk bir hamle ile motorun yönünü apeks noktasını kesecek rotaya oturtturmak gerekir.

Her noktayı her yeni bir tur dönüşünüzde hatasız yeniden tahmin etmeniz zordur. Bu yüzden referans noktaları seçilir. Pistteki bir işaret, sabit bir nokta, yol kenarındaki bir iz vs. gibi her noktayı belirleyen referans noktalarının seçilmesi zaruridir.

Referans noktalarına dördüncü bir noktayı da ekleyebiliriz. Yarışlarda önem kazanan bu nokta dönüşe başlama noktasından önce gelen frenlemeye başlama noktasıdır. Yine bu noktalara yaklaşırken, onlara varmadan önce bakışlarınızı devamlı bir ileri, bir sonraki noktaya yönlendirmelisiniz.

Ne kadar hızlı iseniz o kadar ileri bakmak gerekir. Dönüş noktasına varmadan apeks noktasına ve apeks noktasına varmadan çıkış noktasına bakışlarınız kaymış olmalıdır. Trafikde ise referans noktaları seçemeyeceğinize göre daima en ileriye bakın. Karşıdan gelen trafiğe değil önünüzdeki arabalara bakın. Yol ayrırım şeritlerine değil şeritler arası hatlara bakın. Yanınızdaki yamaca değil hattınıza bakın.

Sollarken sorumluluk sollayan yarışcıdadır. Soladığı yarışcının bundan haberdar olmasını sağlamak zorundadır. Sollanan yarışcı ise onun dönüşünü engeleyecek şekilde dönemece giriş hattını bloke etmemesi gerekir. Yarışta sollamak üç şekilde yapılır. Birincisi rakibin hatasından faydalanılır, ikincisi dönüş çıkışı motorunuzun teknik özelliklerinden faydalanarak düzlükte geçilir, üçüncüsü dönüşe girişte ideal olan hat kontrol altında tutularak rakip sollanılır. Trafikte nasıl sollanılır; trafik kurallarına uyarak.

Not: Dönemeçlere yüksek hızla yaklaşırken bilinmesi gereken önemli bir kural apekse göre yolun diğer tarafında olmamız gerektiğidir. Dönüş içinde ilerledikçe apeksi dönüşün iç tarafından kesersiniz ve takiben gazladıkça yolun diğer tarafına geçerek dönemeçten çıkarsınız. Burada yarış hattı ya da ideal hat denen şey sizin dönemeci alabileceğiniz en yüksek hızı sağlayan çizgidir. Frenleme noktasını erken seçerseniz dünyanın sonu gelmez ama yarışmanın amacından çıkmış olursunuz. Geç seçerseniz yani frenlemeye geç başlarsanız bu tehlikelidir. Geç kalacağınıza erken davranmayı tercih edin. Frenlemenizi, yeterince usta değilseniz motorunuz yatışa geçmeden yapıp bitirmiş olun. Yatışa geçtikten sonra frenlemeye devam etmek çok ustalık ister. Usta sürücüler dönüşe başlama noktasına yaklaşırken her dönüşün kaç vites küçültme gerektireceğini bilirler. Fren deyince MotoGP deki sürücülerin yaptığı 200mph dan takibeden dönemece kadar 40 mph a inmek Rossi, Bayliss gibilere mahsustur. Ancak herkes ağırlık tarnsferine dikkat ederse bu işin özünü yakalamış olur. Ön tekere ne kadar ağırlık aktarırsanız kazıklamadan o kadar fazla ön freni sıkma imkanınız doğar. Transfer işlemi gaz kesmekle başlar ve bu arada hafifçe ön frene dokunulur ve ağırlık öne kaymağa başlamıştır. Ağırlık öne kaydıkça tekeri kilitlemeden daha fazla sıkabiliriz ön freni ve biraz daha ağırlık derken hız iyice düşürülmüş olur. Eğer duracaksak burada bir ince nokta vardır. Durmağa yakın ön fren üzerindeki baskı azaltılarak arka frene fazla basılır. Son duruş ise arka frenle yapılır. Peki, iyice yavaşlayınca neden ön fren gevşetilir? Çünkü teker yavaş dönerken kazıklama riski yükselir. Aynı ağırlık altında 120 km/saat hızla dönen teker üzerinde ki ön fren baskısı tekeri kilitlemezken aynı ölçüde ki sıkma baskısı hız 50 km/saate düştüğünde tekeri kilitleyecektir. Bu sebeple lastikten gelen ses iyi dinlenmeli ve fren elciği iyi hissedilmelidir. Çok şey söylerler.

Birde arka freni kasisli dönüşlerde hafif basılı tutarsanız bunun motorun sarsılmadan, sabit kalmasına büyük katkısı olacaktır.


Alpaslan Kuzucan

19 Ocak 2011 Çarşamba

MAKSİMUM FRENLEMEDE LASTİK HAVALARININ ÖNEMİ

Lastik basınçlarındaki ufak bir değişiklik motounuzun hareketlerinde büyük farklar yapar. Genelde lastik basınçlarımızı fabrikanın tavsiye ettiği ayarlarına uygun tutarız. Ancak bu hava basınçları maksimum frenlemede işe yarayacak mıdır? Motosiklet cambazları şov yaparken düşük lastik basınçları kullanırlar. Yine performans sürüşlerde fabrika ayarları yetersiz kalacaktır.

En son ne zaman maksimum frenleme yaptığınızı hatırlayın. Ön tekeri kaydırmış mıydınız? Spor bir motor kuru asfaltta arka tekeri ön tekeri kaymaya başlamadan önce havaya kaldıracaktır. Scooter tipi motorlarda ise ön tekerin kayması kolay olur.

Ön tekerin kaymaya başlaması ne anlama gelir?

Çok hızlı duruyorsunuz demektir öyleyse takip mesafenizi yeniden ele alın ayrıca kilonuza göre lastik havalarınızı fazla basıyorsunuz demektir.

Doğru lastik basınçları motorunuzun tipine, lastik tiplerine, ağırlığınıza ve yol ve hava şartlarına bağlıdır. Yolcu alıyorsanız lastik basınçlarını buna göre arttırmayı unutmayın.

Lastik hava basınçları lastikler soğukken ölçülmelidir. Sürüş yapılıp lastikler ısındıktan sonra basınç yükselecektir.

Son olarak maksimum frenleme zorunda kalmamak için sürüşünüzü ayarlayın. Kendinizi iyi hissetmediğiniz durumlarda motosiklet sürmeyin. Daima önünüzdeki trafik durumlarına uygun stratejiler geliştirin.

Alpaslan Kuzucan

GYMKHANA







Bacaklarınızı motora kilitleyin, bir noktadan değil tüm bacak satıhlarınızla sıkın.
Kollarınızı gevşetin ve dirsekleriniz içe çekin.
Sele üzerinde öne doğru eğik oturun. Bedeninizi dönüş içine doğru eğin ve kalçalarınızdan sıkı tutun.
Dönüşe doğru yatarak kalçalarınızla da motoru yönlendirin.
Boynunuz dönüşün iç tarafındaki elcikle aynı hatta olsun. Aynayı öpün diyenlerde vardır. Burada esas olan bedeninizin de aynı hatta olmasıdır. Sadece başınız değil.
Başınızı çevirin ve dönüşün içine bakın.
Omuzlarınızı da dönüşe doğru çevirin.
Dönüşlerde arka freni bolca kullanın. Ön frene dokunmayın.
Gaza yüklenirken frenleri tamemen bırakmış olun.
Motoru yatırdıktan sonra gazı motoru kaldırmayacak ölçüde kullanın.
Dönemeçleri olabildiğince hızlı ve en az yatış açısıyla tamamlamaya çalışın.
Kumandalarla özellikle gaz/fren çok kontrollü olun.

Arka lambaya dikkat edilirse fren lambasının neredeyse tüm dönüş boyunca yandığı görülür. Arka fren+gaz birleşimi motoru dengeli yapar. Gazı fazla açmaktan korkmayın, arka tekere debriyaj kontrolü ile yolladığınız güç önemlidir ancak gazı motoru bayıltacak oranda kapamaktan korkunuz.

Alpaslan Kuzucan

12 Ocak 2011 Çarşamba

ELCİKLERİ TUTUŞ BASINCI

Düz yolda gidiyorsunuz diyelim, ölçü nedir? Hiç. Hafif bir dönüştesiniz hızınız 60 km. Ne kadar sıkılır? Hiç. Peki, dönüşe başlama noktasında kontra basarken? Yine hiç. Elcikler sıkılmamalıdır. İnanmayanlar denesin. Bir kere motoru dönemece oturttunuzmu o artık kendi yolunu bulur. Bu sırada sürücü motordan bir şekilde kayıp düşse bile motosikleti bir engele rast gelinceye kadar yatış açısını koruyacaktır. Bu sebeple dönüşte yapmanız gereken tek şey hızı sabit tutmak için usulünce gazı açık tutmaya, motoru boşta gezer duruma düşürmemeye çalışmaktır.

Bu durumda elcikleri sıkı tutmanız gerekli midir? Evet, tutmanız gerekli ama sıkmanız gerekmez. Sadece avuç içinizi elciğin üzerine koyun ve kontra basarkende tek elinizi devreye sokun. Ben şahsen sadece bacaklarımla benim eski ZZR1400ü tutarak ellerimi bırakmış vaziyette slalom yapardım. Burada önemli olan süspansiyon, lastik ve balans ayarlarının ve şasenin hizalanmasının doğru olmasıdır.

Öyleyse niye elcikleri sıkı tutarız? Büyük ihtimalle bacaklarınızı çalıştırmıyorsunuz. Elciklere abanarak kendinizi motor üzerinde dengede tutuyorsunuz. Trafikde bazen sert frenleme yapmak ya da sert gaz verip makas atmamız gerekebilir. Bu durumlarda farkında olmadan kasılırız. Bu durumda sürüşe zarar veririz. Yani sürüşümüzün zorlaşmasına sebep oluruz. Gidon ağırlaşır, kafa açar ve hızlı yönlendirmemiz zorlaşır.


Şunlara dikkat edin:


1. Sürüşte kollarınız geriliyor mu?
2. Elleriniz, kollarınız ve bilekleriniz bir müddet sürüş yaptıktan sonra ağrıyor mu?
3. Dönüşlerde zorlanıyor musunuz hatta kafa isteminiz dışı açıyor mu?
4. Alt süratlerde veya dururken denge problemi yaşıyor musunuz?
5. Durduğunuzda ayağınızı yere koyarken bu biraz sert bir şekilde mi oluyor?

Bu sorulardan herhangi birine cevabınız ‘’evet’’ ise elcikleri gereksiz sıkıyorsunuz demektir. Elcikleri fazla sıktığınızda sizin beden geometrinizin yönlendirme yetisi de kayboluyor. Yüzey bozukluklarının sebep olduğu darbeleri de bedenimizde çok fazla hissederiz.

Elcikleri fazla sıkmak demek yüksek süratlerde kafa salınımına sebep olmak da demektir. Özellikle gazı tam çekmelerde çok tehlikeli olan kafanın hafifleyrek ileri geri salınımı başlayabilir. Bu sebeple gevşek, kasılmadan gerilmeden tutuş öğrenilmelidir. Bunun için ilk adım bedeninizi o şekilde tutun ki kollarınızın ön kısımları yere paralel olsun. Dirsekleriniz bileklerden biraz daha aşağıda olsun ve elcikleri yere paralel doğrultuda itebilesiniz. İkinci adım bedeninizi ayaklıklar üzerinde tam simetrik dengeleyin. Oturduğunuz pozisyondan ayağa kalktığınızda öne veya arkaya kaykılma olmasın. Bu şekilde kollarınız elciklere doğru dozda ivmeleri rahat bir tarzda verecektir.

Bir kuşu tutar gibi. Ne elinizden kaçırın ne de sıkın.

Alpaslan Kuzucan

11 Ocak 2011 Salı

PİST BEDEN POZİSYONLARI (VİDEO)



Burada pelvic hat ile motor hattının nasıl birbirini kesmeyen paralel doğrular olduğuna dikkat edelim. Yine burada yatık vaziyette başın duruşuna dikkat ederseniz yere dik konumdadır. Gözler arası bir doğru tasavvur edersek bu doğru ufuk hattına paraleldir. Burada sürücü dönüş yayının merkezine bakmaktadır. Önemli olan dönüş çizgisini periferik alan içinde tutmak görünüyorsa dönüş çıkışını, görünmüyorsa dönüş yayının tahmini merkezini fovealı bakış alanı içinde tutarak, düz hatta bakmak ile elde edilecek hız duygusunun algılanışını yavaşlatabilmektir. Bu her ne kadar tecrübesi olmayanlara ters gibi de gelse normal hız altında dahi doğrudur.

Dizinizi yatışa geçmek için bedeninizi sele üzerinde kaydırmaya geçmeden açınız ve dış ayakla hafif bir kalkışla döneceğiniz taraftaki kalçanızı boşa çıkarınız. Bazı yabancı markalı hocalar gibi tüm kabalarınızı değil. Bu hareketten sonrada üst bedeninizi belden yakıt tankına doğru çevirmeyiniz. Dönüş tarafındaki ayak iyice geri çekilmiş ve neredeyse parmaklarla pedala basıyor durumdadır ve ağırlığınız dış bacağa verilir. Yine dış bacağın topuğunu topuk dayama parçasına iyice bastırınız. Buna kanca atma denir.

MOTORCU OLMAK

Motorculuk ve motor sürücülüğü günümüzde farklı anlamlar kazanmıştır. Motorcu iyi, asri, yardımsever, alçak gönüllü insandır. Motorunu sever çünkü doğayı sever. Motosiklet sürücüleri ise ne yaptıklarını tam bilmeden modaya uyanlardır. Reklamı ve gösterişi çok severler. Bazıları yolları yarış pisti sanar bazıları markalı sertifikalı eğitimciden eğitim almadan motorcu olamayacağına inanır. Ama işin özü hissetmekte yatar. Motor sizde bazı duyguları uyandırmalıdır. Bunu hissediyorsanız motorun pist tekniği yarış tekniği vs. gibi ayrımları olmadığını ve gerekenin gereken şartlarda uygulanma becerisinin bir kere temel eğitimle temel hareketleri yapma becerisini kazandıktan sonra size kademeli olarak ama otomatikman geldiğini görürsünüz. Kendinize has tarzların olduğunu görürsünüz ama dedim sizde o his varsa.

Motosiklet yarışçılarını en azından televizyondan izlemişsinizdir. Pistte bedenleri ile birçok değişik hareket yapar gibi gözükmelerine rağmen sarkma, kapanma, açılma vs. dikkatle bakarsanız yarışçıların temel dört hareketi yapmakta olduğunu fark edersiniz. Düzlükler dahil. Öncelikle de bu hareketlere dönüşe başlamadan önce geçtiklerini görürüz. Hemde fark edilir derecede önceden geçerler. Ve bir harekete geçtikten sonra ona adeta kilitlenir ve hareket içinde tekrar hareket etmezler. Değişim tekrar başka bir pozisyona geçmeleri gerektiğinde yapılır. Yarışcılar adeta yatıt tankına yapışırlar çünkü dirseklerin bileklerden hafif aşağıda olması gerekir. Bu doğru pozisyonda olmanız için gereklidir. Tur motorları ve gezi motorlarında daha dik oturma imkânı vardır. Bir kere gerekli pozisyona geçip kendiniz ona kilitledikten sonra o pozisyonun gerektirdiği sürüş şartları içinde gerekli kontra hareketlerini pozisyon değiştirmeden ve kendinizi kasmadan yapabilirsiniz. Bu da sizin denge yada ağırlık ile süreç içinde uğraşmanıza gerek bırakmayarak tamamen sürüşe yoğunlaşmanıza izin verir.

Motosikleti döndürmek demek onu yatırmak demektir. Döneceğiniz yöne yatırmak. Bu sebeple sola yatmak için sol elcik ileri itilir, sağa yatmak içinde sağ elcik ileri itilir. Yada sola yatmak için sağ elcik geri çekilir ve sağa yatmak için sol elcik geri çekilir. İtme ve çekmeyi birlikte de yapabilirsiniz. Kendinize uygun geleni seçin. Bu itme ya da çekme hareketi yere paralel olmalı ve itmeler elciklere yukarıdan aşağıya doğru bir baskı şeklinde olmamalıdır. Motoru döndürmek için tek yol kontra basmaktır ancak beden pozisyonunuzunda yatış açınız üzerinde büyük etkisi olur. Bedenizi biraz sağa ya da sola kaydırarak şehir içi dönüşlerde ki kum, çakıl, yağ, buz vs. gibi olumsuz yüzey şartlarının üzerinden motoru fazla yatırmadan problemsiz dönüş yapabilirsiniz.

Aynı teknik MotoGP sürücülerinin motorlarını daha dik tutarak dönemeçleri daha hızlı almalarını sağlar. Sarkma tekniği sadece yarış içindir diye düşünenler aslında motorculuk temelini pek de anlamamış kişilerder. İşin espirisini özümseyememişlerdir çünkü onlar motorculuktan çok hava peşindedirler. Ama ne yaptıklarını ve neden yaptıklarını da pek bilmezler. Paraları çok herhalde. Onun içinde kursdan kursa koşarlar ama bazı şeyler kişide yoksa kurslar ne yapsın!

Motosikletin hareketleri üzerinde kullandığınız motorun ağırlığı ile sürücüsünün ağırlığının, beden pozisyonunun etkilerini değiştirmede ciddi payı vardır. Hafif bir motorda ki daha ağır kiloda bir sürücünün beden pozisyonu sürüş üzerinde çok daha fazla etki yapacaktır. Tersi olarakta ağır bir motorda hafif bir sürücünün beden pozisyonunun etkisi ilk şıkka göre daha az olacaktır. Bilhassa scooterlerin hafif olması sizin beden pozisyonunuzun yatış açınızı azalmak yönündeki etkisi çok barizdir. Bu sebeple şehir içi sıkışık trafikde seri slalomlar yapan bir scooter gördüğünüzde altınızda RR var diye onunla dalaşmağa kalkmayın çünkü teknolojik olarak bu şartlar altında scooter sizden avantajlı durumdadır.

Kitaplar okumak, televizyonda sürüş yapanları izlemek faydalıdır ancak hiçbir şey fiilen yaşamanın yerini alamaz. İzlediğiniz hareketleri siz motor üzerine binip denemeye kalktığınızda işin içine psikolojik faktörler girer. Korkarsınız, kasılırsınız ayrıca beş duyunuzun çevrenizi algılama sürat ve intikalinde yetersizlikler görürsünüz ama bunlar bilinçli talimlerle zamanla yerine oturacaktır.

Sıfırdan bu işe gireceklerin abiye şovlar yapmayan ciddi kuruluşlardan temel motosiklet eğitimini alması şarttır.

Alpaslan Kuzucan

9 Ocak 2011 Pazar

YENİ BAŞLAYACAKLARA DÖNÜŞ BİLGİLERİ

HIZ SINIRLARI İÇİNDE KALINARAK AŞAĞIDAKİ DÖNÜŞ EĞRİSİ GENELLİKLE 5 DERECE GİBİ BİR YATIŞ AÇISIYLA KARAYOLLARINDA ALINABİLİR. BAŞKA EĞRİLERDE ÇİZİLEBİLİR. ŞEKİL SADECE DÖNÜŞE DAİR REFERANS NOKTALARINI GÖSTERMEK AMACIYLA VERİLMİŞTİR. BENZER EĞRİLERİ PİSTLERDE YARIŞCILAR ÇOK DAHA YÜKSEK HIZLARDA KULLANIRLAR. BU AÇIKLAMA YANLIŞ ANLAMALARI BERTARAF ETMEK İÇİN YAPILMIŞTIR. Photobucket

Dönüşe Başlama Noktası: Dönüşe başladığımız bu noktada düz gitme sona erer ve bir yay çizme başlar. Tüm sert frenlemelerin bu noktadan evvel yapılıp bitirilmiş olması şarttır. Bu noktada sonra hafif fren kullanımının devam ettirilmesi iz frenlesi tekniğidir.

Apeks: Dönüş esnasında sizin yolun en iç tarafına yakın olduğunuz yerdir. Genellikle de dönüş yayınızın ortasıdIr, dönemecin orta noktası değil fakat sizin dönüş için çizdiğiniz yayın orta noktasıdır.

Çıkış Noktası: Dönüşün sona erdiği noktadır. Bu noktada motorunuzu tekrar dik konuma getirirsiniz. Bu noktada tekrar fren kullanabilir yada gazı açabilirsiniz.

Dönüşe başlama noktasında motorunuzu tek harekette yatırırken beden pozisyonunuzu da bu noktada evvel ayarlamış olmanız gerekmektedir. Burada ki yatış apeks noktasını hedeflemiş bir açıda olmalıdır. Burası çok önemlidir ve siz eğer ustalaşmış bir sürücü iseniz dönemeçleri yolun sağa yada sola dönmesi şeklinde değilde bir dizi dönüşe başlama ve apeks noktaları olarak görmeniz gerekir.

Doğru dönüşe başlama noktası ve apeksi size;
a)Tüm dönüş boyunca gazı sabit olarak tutabilme imkânı verir
b)Motorunuz dengede kalır sadece motorun boşta gezer duruma düşmesini engelleyici doğal gazlamayı muhafaza edebilirsiniz
c)En önemli gösterge ise doğru çıkış nokasının elde edilmesine yaramasıdır.

Diğer taraftan kötü dönüşe başlama noktası ve apeksi apeksten sonra yolda kalabilmek için hızınızı ve yatış açınızı değiştirmek zorunda kalmanızı gerektirir.

Burada yatış açısını nasıl ayarlarız?

Bu söylemesi kolaya ama yapması zor bir iştir. Bir sürü zihinsel engel önümüze çıkar. Korkular devreye girer. Burada eğer motoru yatırmadan dönebilecekseniz, öyle dönün. Motoru olabildiğince dik konumda tutun. Ama yatışsız motor kullanmak her zaman olmayacağı için en iyisi siz yatırmayı iyi öğrenin. Elbette yarışçılar gibi tüm dönemeç boyunca motoru aşırı açılara kadar yatırabilecek yetenekler herkeste olmak zorunda değildir. Ama hiç yatıramamak da bir arabanın direksiyonunu hiç çevirememek gibi bir şeydir.

Öncelikle motorunuzu ne kadar yatırabileceğinizi bulun. Spor motorların slick lastikleri 50 derecelere kadar yatışa izin verir. Rossi gibi yarışçıların 65 dereceye kadar yattıkları bilinir. Tabi bunların özel pist zeminlerinde yapıldığı unutulmamalıdır. Bu sebeple birçok cadde motorunun ayaklıkları motorlar henüz 45 dereceye ulaşmadan yere sürtecek şekilde imal edilmiştir. Yani bizler caddeler de en iyi şartlarda 40-45 derecelerde motorumuzu yatırabiliriz.

Caddelerdeki kasisler yatırılmış bir motoru savuracaktır. Yatış açınız ne kadar fazla isae kaza riski o kadar artacaktır. Bu sebeple 40 derece bile caddelerde tehlikelidir. Ayrıca gaz kontrolünde bir zayıflık, gazı sabit tutamama, fazla gaz arka tekeri aşırı yükler ve az gaz veya gazı kapamak ön tekeri aşırı yükler, tehlike yaratacaktır.

Bunlarda ustalaştınız diyelim. Ayrıca iyi bir yol zemini var(Türkiye de bu mümkün mü? Bilemiyorum!) bu seferde zihinsel olumsuzlıklar, korku, heyecan devreye girecektir. Bunlarla nasıl baş ederiz?

1. Bedeninizi ve başınızı dönüş yönünde çevirin. Beynimiz yere doğru yatışları sevmez. Doğamız böyledir dolayısıyla korkularımızı, heyecanlarımızı yenmek yerine onları geçiştirecek, atlatacak davranışlar yaparız. İnsanın eğilirken rahat olduğu tek yön öne doğrudur. Bu sebeble bedenimizi ve başımızı dönüş yönüne çevirirken aynı zamanda kalça ve bacaklarınızı da döndürün ki tüm bedeniniz o yöne dönmüş olsun. Tabi bu durum motorunuzun ön yönüne göre hafif farklı açıda olur ancak yine de siz yatış yönüne döndüğünüz için o taraf yanınız değil önünüz gibi algılanacak ve beyin rahatlatılmış olacaktır. Öne doğru koşan bir atlet gibi diyelim.

2. Kapanın. Bedeniniz ne kadar yere yakın olursa yatmak o kadar kolay olur. Göğsünüz tanka yapışık, dönüş yönüne dönük vaziyette yatış açısı daha az dikkat dağıtıcı olacaktır. Ellerinizle sanki yere dokunmak istiyorsunuz gibi.

3. Gittiğiniz yere odaklanın. İlk iki ipucunu gerçekleştirebilmeniz için bedeninizi döndüreceğiniz bir bakış noktası, odak noktasına ihtiyacınız vardır. Bazılarınca bu apeks noktasıdır ve bundan sonra da çıkış noktası(dönüş sonunda olmak istediğiniz nokta)dır. Bazılarınca dönüş yarıçapının merkezidir. Ben ikincisini tercih ediyorum esasen keskin dönemeçlerde apeks noktası her zaman görünür değildir ve hayali bir apeks noktası seçilir. Slalom yaparken dönüş yaptığınız kukaya değilde bir sonraki kukaya bakılmalıdır vs. Hangisi size uyarsa, yeterki görülebilir arazi işaretleri veya noktaları referans noktası olarak seçmeden yatışa geçmeyin.

Bu üç ipucu sizin zihinsel olumsuzluklarınızı bir şekilde kaldıracaktır. Burada önemli olan kollarınızın gevşek olmasıdır. Kasılı kollarla ve sıkılmış ellerle bunu yapamazsınız. Dirsekleriniz bileklerinizden aşağıda olsun. Ayrıca maksimum yatış açısını geçmiş olmak da mümkündür. Beden pozisyonunuza çok dikkat ediniz.

Caddede bu nasıl uygulanır?

Dönüşün sonunda nerede olacağınızı kestirebiliyorsanız, bozuk satıhlardan kaçınmak, kanalizasyon kapaklarından kaçınmak, yağ veya döküntülerden kaçınmak şartıyla ilgili hattın seçilerek motorunuzun tek bir çizgide dönmesi(sabit yatış açısı ile) orada(dönüş sonunda olmayı önceden seçtiğiniz nokta) olmanızı sağlar.

Seri dönmek çok yatmak mıdır?
Photobucket

Hayır. Gerekli değil. Seri dönmek için çok yatmak değil ama hızlı yatmak gerekir. Yatış hızınız seri olmalıdır. Esasen caddelerde fazla yatış gerektiren hızlarda sürüş yapılmaması gerekir. Daha az yatmak kaymaları düzeltecek daha fazla yer demektir. Daha dengeli olmak demektir. Dönüşte ağırdan almayın, kontrayı hızlı basın. Bazılarının yaptığı gibi dönüşün ortasına doğru ağır ağır yatırma şeklinde kademeli kontralarla tembel dönüşü dediğimiz hareketlerin yapılmasının yanlış olduğunu bilin. Örneklersek yatık vaziyette 5 saniye kalıyorsanız ve dönüş için gerekli maksimum yatış açısına 1 saniyede ulaşıyorsanız, bunu ½ saniyeye düşürerek yatmış vaziyette kalma sürenizi 2 saniyeye indirebilirsiniz. Yani güvenli olan usul yatık vaziyette kalma süresinin kısa olanıdır.

Lastiklerin basınçlarının yatış üzerindeki etkileri nedir?

Ön teker havası az ise bu daha fazla yerle temas alanı ancak daha fazla dönüşe direnç kuvveti demektir. Ön tekerin daha fazla dönüşlerde çekmesi demektir. Ayrıca düşük hava basıncı yol düzeyindeki bozukluklardan daha fazla etkilnemek demektir. Fazla hava ise lastiğin dönüşlerde daha hızlı, seri olmasını sağlar. Yerle temas alanı ufalmıştır.

Tavsiye edilen lastik havalarına uyun ve lastik havalarınızı düzenli kontrol edin.

Alpaslan Kuzucan

8 Ocak 2011 Cumartesi

YATIŞ ŞEKİLLERİNİN DÖNDÜRME KABİLİYETLERİ

Photobucket

Açıklama: Üçüncü şekilde(C) yanlışlıkla yatış açısı yazılmıştır. Doğrusu dönüş çapı olacaktır. Bedeni dik tutarak motorun yatırılması durumunda diğer tekniklere kıyasla aynı dönüş çapını elde etmek için motorun daha fazla yatırılması gerekir. Bu sebeple sert zeminlerde ve üst hızlarda motorun kayma riski artar.

Kontra ile yattıktan sonra ağırlık dış ayakta olmalıdır.
Photobucket

Alpaslan Kuzucan

7 Ocak 2011 Cuma

EN İLERİYE BAKMAK

Araba sürüşü esnasında çevrenize bakabilirsiniz. Önünüzde ki araba, ilerideki yaya geçidi, gökyüzü, gps vs. Ancak motosiklet sürüşünde herşey önceden görebilmenize bağlıdır. Reaksiyona geçmeden önce farkında olmak zorundasınızdır. İster dönemeçli dağ yolarında olun ister şehir içi trafikte birçok şeye dikkat etmeniz gerekir. Etrafınızda olup bitenlerin tümünün farkında olmak zorundasınızdır.

Bu ne demektir. Sadece ileri bakmak yeterli mi? Yoksa daha ileri manaları var mı?

Evet, bu sadece ileri bakmaktan daha öte birşeydir. En çok detayı gözlerinizin size sunması için görebilecekleri en ileri noktaya bakmaları gereklidir. Gitmekte olduğunuz yönün en ilerisindeki noktaya. Bazen bir blok ötesi bazen birkaç kilometre bazen de kilometrelerce ötesi. Bir kilometre uzağa bakmak hız altında motosiklet dilinde birkaç saniyedir.

50km hızla 13-14 metre saniyede yol kat edilir. 80 km hızla 20-22 metre ve 200 km hızla 44-45 metre yol kat edilir. Bunu bilerek gözlerinizi yoldan ne kadar uzaklaştırabiliriz dersek, cevabı hiç olmalıdır. Kaportası olmayan bir vasıtada bu lüksümüz yoktur. Belki önsezilerimizin trafik durumuna göre izin verdiği anlık bir omuz üstü bakış.

Pist yarışlarında neden ayna yoktur? Çünkü o hızlarda sürücünün yoldan gözünü ayırabileceği bir an bile yoktur. Kaza esnasında yaralanmaları önlemek gibi de bir düşünce vardır ancak kullanılabilir olsaydı buna uygun aynalarda yapılırdı bence.

Ne kadar ileri bakarsanız o kadar hızlı gidebilirsiniz çünki o kadar fazla kendinizi uyarlamanız için zamanınız vardır.

1. Hemen önünüze bakmayın.
2. Hemen önünüzdeki araba veya yayalara bakmayın.
3. Dönüşte direk olarak dönüş noktasına veya apeks noktasına hatta çıkış noktasına eğer bunlar bakabileceğiniz en uzak noktalar değilse bakmayınız.

Ama 10 metre önümdeki yayalar kaldırımdan yola adım atmak üzereyse, taksi hattımı kesiyorsa ya da biraz ilerideki otobüs duraktan önüme çıkış yapıyorsa; bunlara bakmayacak mıyım? Bu gerekli değil mi?

Siz ilerideki bir noktaya odaklandığınızda o noktadan geriye doğru herşeyi görürsünüz ve hesaba katarsınız. Bu tam olarak periferik dediğimiz geniş görüş değildir çünkü kenarlara doğru olan görüş değildir fakat benzer düşüncedir. İlerlere baktığınızda birkaç santim ilerinizi de görürsünüz. Ama birkaç santim önünüze baktığınızda, örneğin 3 metre önünüze bakarsanız onun ötesini göremezsiniz.

Sele üzerinde kilometrelerce yol kat etmekte olan bir sürücünün bu tür şeylere tam uyum sağlayabilmesi zor değildir. Gevşeyin, gevşek kalın ama kontrolde kalın. Çok gevşeklik de gözlerinizi yoldan ayırmanızı kolaylaştırır. Güvenliğiniz üzerinize gelmekte olan durumları kavramanıza bağlıdır. Düşük hızlarda bile gözlerinizin görüp beyninizin işlemesi gereken birçok bilgi vardır. Asla kasılmayın. Bir yerleriniz ağrımaya, kasılmaya ya da seğirmeye başlarsa mola verin ve dinlenin.

Alpaslan Kuzucan

DÖNDÜRMEK DEĞİL YATIRMAK

Motosiklet döndürülmez. Motosiklet dönüş için yatırılır.

Motosiklet dönüş için yatırılır. Ne kadar fazla ve ne kadar hızlı yatırırsanız o kadar keskin dönersiniz. Otomobil gibi direksiyonu çevirerek aracı döndürmek söz konusu değildir. Bu yatırma işlemi için kullandığımız tekniğin ismi de kontra basmaktır.

Beden pozisyonunuz yatış açısı üzerinde büyük etkiler yapar. Bilhassa soğuk havada ve soğuk lastiklerle beden pozisyonun ne kadar daha önemli olduğunu düşünün. Burada bedeninizi dik tutarken bunu karın ve sırt kaslarınız ve kalçalarınızla yapmalısınız. Kollara, bileklere hiçbir şekilde yük binmemelidir. Dizlerinizle de yakıt tankını sıkı tutarak karın kaslarınıza yardımcı olmalısınız.

Photobucket

Dönüşe geçmeden önce hala dik konumda iken posizyonunuzu alın. Hem oturuş pozisyonunuzu ve hemde motorunuzun yoldaki hatta işgal edeceği pozisyonu. Bu şekilde motosikletinizi dönüş esnasında sarsmamış olursunuz. Motorunuz tatlı bir akışla dönerken de siz, görsel konulara odaklanabilirsiniz. Motorun dönüş şartlarına uyumuna en büyük engel sizin bedeninizin motor mekez hattı ile aynı hizada olmamasıdır(Şekil B). Doğru olan pozisyon ise şekil C dir. Şekil D ise en iyi pozisyondur.

B pozisyonu motorunuzun aynı dönüş çapında dönmesi için daha fazla yatırılması demektir. Diğer yönden şekil D motorun aynı çap için daha az yatırılması demektir. Bu sürüş sırasında motor dik konumdayken sizin tam doğru pozisyonda olmayı alışkanlık haline getirmenizle başlayan bir süreçtir. Motor dik konumda iken doğru oturma pozisyonu ise ayaklarınız üzerinde kollarınızdan destek alma ihtiyacı duymadan ayağa kalkabileceğiniz pozisyondur. Bu alışkanlığı edinmezseniz dönüşlerde motorunuzla tam hizada olduğunuzu sansanız dahi çoğunlukla yanılırsınız. En rastlanan hata ise hafif yatmış iken beden çizginizi motor çizginize doğru belden istemsiz olarak çevirerek uzantılarının kesişen doğrular haline gelmesine sebeb olmaktır. Doğrusu motor merkez hattı ile sizin beden hattınızın birbiri ile kesişmeyen uzantıları olması yani paralel olmasıdır.

Motorunuzu dik konumda (Şekil A) sürerken doğru pozisyonda oturduğumuzu nasıl anlarız?
Yakıt tankı dirseklerinizi arasında, eşit mesafede mi? Buna dikkat edin. Scooterlerde tank olmadığından dirseklerinizin bedeninzin yanlarına olan durumuna dikkat edin. Dirseklerinizi sıktığınızda iki tarafda da tam ve eşit yapışma oluyorsa dik konumdasınız demektir. Şayet bedeniniz bir tarafa kayık vaziyette ise bir tarafınız daima daha yakındır.

Açıklama: Şayet hafif sarkacaksanız kalçanızla birlikte başınızın ve boynunuzun da aynı oranda yatış tarafına kayması gerekir. Bazılarının yaptığı gibi sadece kalçanızı kaydırıp baş ve boynunuzu motor merkez hattında tutmak gibi bir yanlışlığa düşmeyiniz. Ayrıca sarkma ya da sakmadan pozisyon alma dönüşe başlamadan önce ve tek hamlede yapılmalı, dönüş esnasında motorunuzu sarsacağı için pozisyon alma hareketlerinden mecbur kalmadıkça kaçınmalısınız.

Not: Bu durumun tek istisnası arazi şartlarında yapılan kros sürüşlerindeki yatışlardır(Şekil B uygulanır).

Alpaslan Kuzucan

6 Ocak 2011 Perşembe

DÖNEMEÇLERİN İÇİNE BAKMAK

Ne kadar keskin dönüş yapılacaksa başınızı da o derece fazla çevirmeniz gerekir. Dönüşün içine bakmanın yeterli olmayacağı dönüş keskinlikleri vardır. Aşağıda keskin bir dönüş için yatmış bir sürücünün olması gereken bakış açısı verilmiştir.

Photobucket

Dönüşlerde yeterince seri olabilmek bakışlarınızın doğru kullanılmasını gerektirir. Burada kural dönüş çapınızın merkezine bakmaktır. Yukarıdaki grafikte gösterildiği gibi keskin sola dönüşlerde gitmek istediğiniz yerin biraz daha soluna, dönüş yayının merkezine bakılır. Daha fazla yatınca, dönüş keskinleştikçe daha fazla sola bakmak gerekir. Caddelerde de sizin dönüşünüzden daha ilerilere bakmanız gerekir. Bir otoyolda gitmek istediğiniz yerin ötesine, yol ayrım çizgisinin ötesine, bakılmalıdır. Bu size karışık gibi geldiyse bir nokta tespit edin, dönüşe başlama noktası ve bu nokta geniş görüşünüz içinde kalırken dönüşün içine doğru bakın. Nokta tespit işlemi dönüş hızınızı ayarlamak için frenlemeye başlamadan önce yapılmalıdır.

Bir dönüş esnasında yeterince ileriye bakıyorsanız motosikletinizin ön tarafını, göstergeleri, aynaları yada ön tekeri göremezsiniz. Bu sebeple ayna kontrolünüzü dönüşe başlamadan önce yapın. Unutmayınız ki bir çok seri dönüş bakış tekniğinin bilinmemesinden yapılamamakta ve malesef yeterince seri dönememekle de birçok kazaya sebep olunmaktadır.


Alpaslan Kuzucan

BİNİCİLİK DENEYİMİ

Yeni, deneyimsiz bir motosiklet sürücüsü, deneyimli bir sürücünün sahip olduğu dayanıklılığa sahip olmayacaktır. Motosiklete binme konusunda...