15 Temmuz 2009 Çarşamba

İLERİ SEVİYE GAZ KULLANIM BİLGİLERİ

Yeni başlayan birisi için gaz motosikletin hızlanmasını sağlayan mekanizmadır. Elbette bu doğrudur ama aynı zamanda motorunuzun yavaşlamasını da sağlar, dönüşlerde yönlendirme yapmanızı sağlar ve vites değişimlerde yine size yardımcı bir unsurdur. Yeni başlayanları düşmekten kurtaran da yine biraz açılan gazdır. Gazın açılması motoru kaldırır.

Gaz kolunun bir boşluğu vardır. Yani gaz kolunu çevirmeğe başladığınızda devir saatinin yükselmeye başladığı ana kadar geçen bir mesafe vardır. Bu boşluk çok olursa gaz hissi yarım yamalaktır çok az olursa da tehlikelidir.

Caddede olsun pistte olsun gaz kolu ile gelişigüzel oynanmaması gereklidir. Bu gereksiz enerji israfı olduğu kadar gaz mekanizmasının parçalarının da lüzumsuz çalışarak erken aşınmasına neden olur. Ayrıca sizin daha hızlı gitmenizi de sağlamaz. Minimum omuz hareketi ile bilekten verilen bir hareket yeterlidir. Bu şekilde vites küçültürken vereceğiniz ara gaz vermelerini de yapabilirsiniz. Vites yükseltmelerde debriyajsız değişim yapılır. Bunun için ayağınızı vites değiştirme pedalına alttan takarak yukarı yönde baskı uygulayın ve devir yeterince yükseldiğinde gazı çok az, birkaç milim kapatıp açmanız vitesin değişmesine yetecektir. Vites değişimi gerçekleşince pedalı serbest bırakın ki tekrar değişim için gerekli olan kurulum gerçekleşsin.

Vites küçültürken gazı kullanmak(ara gazı vermek) bu işlemin düzgün olmasını sağlayacaktır. Ayrıca şanzımanın ömrünü uzatacaktır. Arka tekerin kilitlenme riskini ortadan kaldıracaktır(kaydıran debriyaj sistemi varsa teker kilitlenme riski olmaz). Bunun talimlerini yaparken ön freni kullanmadığınız zamanlarda yapmanızı tavsiye ederiz. Talim şekli; gazı kapatın, debriyajı çekin ve ara gazını vitesi küçültmeden hemen önce verin, vitesi küçültün ve kademeli olarak debriyajı bırakın. Bu hareket motorun şanzımanındaki dişlilerin birbirlerine düzgün bir şekilde geçmelerini sağlayacaktır. Bu hareketi ön freni kullanırken eş zamanlı olarak yapmak daha karışıktır. Çünkü aynı sağ el freni kullanırken eş zamanlı olarak gaz kolunu çevirir. Bu yüzden yeni motorcular bu safhaya geçmeden önce ilk tekniği iyici talim ederek ustalaşmalıdırlar. Zamanla akıcılık ve yumuşaklık gelecektir.

Dönemeç girişinde ağırlığın ön tekere aktarımı ve dolayısıyla ön süspansiyonun yere daha fazla basmasının sağlanmasında ilk adım gazın kapatılmasıdır. Sonra iş denge unsuru ile ilgilidir ama bu esnada gazın tekrar açılması süspansiyonun yükünü boşaltacağı için yapılmaması gereken bir harekettir. Genellikle kaza olur.

Gazın dönüş içinde yön vermek için kullanımı nispeten daha kolay bir tekniktir. Fakat burada da her teknikte olduğu gibi işin püf noktası yumuşaklık, akıcılıktır. Örneğin bir pistte dönüşe girip apekse çok çabuk yönlendiğinizde motorun gazını açarak motor dönüş hattını açarsınız. Şayet apeksi kaçıracağınızı hissederseniz gazı kapatırsınız, bu da dönüş hattınızı daraltarak sizi gerekli hattınıza sokar. Şayet apeksi kaçırırsanız gazı tamamen kapatırsınız. Buda sizin geciktirilmiş apeks noktasını yakalamanızı sağlar. Geciktirilmiş apeks noktasını pistte yakalamakla da siz köşeli dönüş yapmış olursunuz. Köşeli dönüş yapmak ise neticede size daha hızlı bir dönemeç çıkış hızı sağlayacaktır. Köşeli dönüşte görüntü S değil fakat Z gibidir. Gazın dikkatli kullanımı dönüşlerdeki bir çok problemin tamamen üstesinden gelinmese bile düzeltilmesine yarar.

Dönemeç çıkışlarında arka tekere ve süspansiyona ağırlık transferi yine gaz vasıtasıyla sağlanır. İşlem dönüş ortasında gazın yumuşakça açılması ile başlar. Ağırlık geriye aktarıldıkça motor kalkar(yatık vaziyetten dik vaziyete doğru) ve arka lastiğin yerle temas alanı büyür. Buda sizin daha fazla gaz açmanıza olanak verir. Motorun yere temas alanı büyüdükçe yeri tutuma gücü artar ancak bunun motorun yere basma ağırlığı ile direk bağı vardır. Dik konumda geçerli olan bu durum pistlerde motosikletle yatık vaziyette her ne kadar radyal slick lastiklerle yerle temas alanları büyümüş olsa da yer çekiminin izdüşümü lastik tabanlarından yana kayar. Sürücü ile motorun birleşik ağırlık merkezi noktası ile motor lastik tabanları arasında bir açı ile yere ağırlık aktarılır. Bu açının büyüklüğü oranında lastiğin yere tutuş gücü azalır. Çünkü yere basma ağırlığı azalır. Slick lastiklerin bu özelliği(yattıkça sarkaç misali devreye giren yanak) daha çok yanal kaymayı engeller.

Dönüş ortasında yarışçıları bizden ayıran çok az özellik vardır. Yarışçılar gazı daha erken ve daha sert açarlar. Burada anahtar açma kapama işlemlerin çok akıcı bir tarzda yapılmasıdır. Bu şekilde motorun dengesi bozulmaz ve arkanın kayması olayı olmaz. En azından risk minimize edilmiş olur. Gaz verildiğinde ön hafiftir ve motor açar. Kapattığınızda yada gazı kestiğinizde ön ağırdır ve motor dönüş hattını daraltır(kapatır). Ön ağırken motorun dönmesi daha hızlı olur.

Bu prensipler pistlerde geçerli olduğu kadar yollarda da faydalıdır. Gazın bu muhteşem fonksiyonları motosiklet sürüş sanatının en üst noktalarıdır. Gaz boşluğunuz 2-3mm i geçmemelidir. Bunun altında ayarlanmış gaz kolu, gazın tam açılmasında normale göre yüksek devir demektir. Tehlikelidir. Çok fazla olması ise kontrolünüzü duyarsızlaştırır.

Debriyajsız vites değiştirmede ustalaşınız. Bunu doğru yapınız. Maksimum gazlama için yumuşak ve akıcı olmanız şarttır. Vites küçültmede ara gazını kullanmayı öğrenin. Şanzımanın yükünü azaltır ve daha iyi bir kontrol sağlarsınız. Gazı dönüş ortasında kullanın. Basitçe dönüş hattını genişletmek için gazı açın, daraltmak için gazı kesin. Maksimum yatış açılarında arka lastiği hissedin ve gazı çok düzgün ve yumuşak bir şekilde kullanınız.

Öneri: Trafiğe kapalı boş bir alanda düşük süratlerde gaz açıp kapama talimleri yapınız. Öyleki bu talimlerinizin sonunda sizin gazı açmanız veya kapamanız esnasında motosiklet süspansiyonları üzerinde hiç yaylanma olmasın.

11 Temmuz 2009 Cumartesi

LASTİK YERLE TEMAS ALANI VE FRENLEME İLİŞKİSİ

Ön fren ve arka frenin kullanılma sebeplerini anlarsak hangisini nerede nasıl kullanacağımızı da anlayabiliriz.

Motosikletimiz yolu iki küçük noktada karşılar. Lastiklerin yerle temas noktalarında. Bu temas noktaları iki küçük alandır. Fakat her ikisi de önemlidir ama ön tekerin yerle temas noktasının yönlendirme fonksiyonu da vardır. Bunu hep hatırlayınız. Ön temas noktasının yeri bırakmasını istemezsiniz. Şayet düzgün ve kuru bir yolda değilseniz ön temasın kaybolması düşmeniz demektir. Yollar kuru ve düzgün şartlarda da eğer ön freni kilitleyip teması koparırsanız ön freni bırakarak teması yeniden sağlayabilirsiniz. Arka tekeri kilitlerseniz motor iyice yavaşlayana kadar bırakmayınız.

Lastiğin yerle temasını kaybetmesine neler sebep olur?

Frenleme kuvvetleri yol ile yer arasındaki statik kavrama kuvvetini aşarsa temas kopar. Kavramanın kuvveti neredeyse tamamen lastiğin üzerine basan ağılığın miktarıyla ardışıktır. Normal sürüş esnasında ağırlığın %60-70 i arka teker üzerindedir. Arka tekerin yerle temasının kopması ön tekerinki kadar tehlikeli değildir. Bu sebeple arka frene ön frene kıyasla daha fazla basabilirsiniz.

Bu durumda neden önde iki büyük disk varken arkada sadece tek ve daha küçük çaplı bir disk vardır?

Motorunuz yavaşlamağa başladığında ağırlık öne transfer olur. Bu da arka tekerin yerle temas alanını küçültür ve yeri kavramasını zayıflatır. Ön tekerin yerle temas alanı ise büyümüştür ve yeri kavrama kuvveti artmıştır. Şimdi aniden hızlı bir şekilde durmamız gerektiğini düşünelim; bu durumda arka frenden daha fazla ön freni kullanmak durumundayızdır. Motosikletle hızlı duruş kademeli bir süreçtir ta ki maksimum fren yapma seviyesine ulaşıncaya kadar. Maksimum fren noktasına ulaşıldığında siz aşağı yukarı %70 ön ve %30 arka freni kullanır durumdasınızdır. Bu orantı sizin motorunuzun tipine ve dış şartlara göre artı yada eksi yönde biraz oynayabilir.

Şartlar kötü ise daha yumuşak frenleme kademeleri gerekir ki bu da ön tekerin üzerine aktarılan ağırlıkta azalma demektir. Tabi bunun sonuncunda ön tekerin yerle temas alanı ve yere basma ağırlığı da nispeten küçük kalacaktır. Sonucunda frenlemenin son kademesinde ön fren kullanım oranı nispi olarak daha küçük olacak demektir. Halbuki iyi yol şartlarında ve spor tip motorlarda ve yolu iyi tutan hız lastikleri ile bu oran ön %99 ve arka %1 e kadar değişecektir.

2 Temmuz 2009 Perşembe

ALT SÜRATLERDE SÜRÜŞ

ALT SÜRATLERDE SÜRÜŞ VE YÖNLENDİRMEK

20-30km/saat gibi süratlerde sürüş yaptığımızda motosikletin tekerlerinin jiroskop gibi görev yaptığını bilmeliyiz. Bu dönen kütleler, jantlar ve lastikler, jiroskopik gücü oluşturmak için birleşirler.

Bu gücü yenip motosikletimizi döndürmek için neler yapabiliriz?

Gidonu sağa sola çevirmeğe kalkarsak ters tarafa doğru motorun yattığını göreceğiz. İşte burada kontra basmak dediğimiz teknikle tanışırız. 20 km/saat hız üzerinde dönen parçalar jiroskopi dediğimiz açısal ivmelenme olayını başlatır.

Kontra basmak; bu teknik panik halinde öğrenilecek bir teknik değildir. Normal zamanlarda talimleri yapılmalıdır. Talimler bu hareketin sizde doğal refleks haline gelmesine kadar yapılmalıdır.

Hızlı sürüş eğlencelidir. Ancak hızlanabileceğimiz yere varana kadar çoğu zaman bizler yavaş süratlerde sürüşler yapmak durumundayızdır. Trafik sıkışır, sürat tahditleri buna izin vermez vs.

Yavaş sürüş tavsiyeleri:

Motorunuzun üzerinde rahat bir şekilde oturun ve dizlerinizle tankı sıkı tutun. Çok fazla kıpırdamayın. Bu gereksiz ağırlık aktarımlarına ve yönlendirme ivmelerine sebep olur. Ayaklarınız ayaklıklarda olsun.

İleri bakın. Yavaş sürüşlerde en fazla yapılan hatalı davranış türü ileriye bakmamaktır. Bunun için kukalarla slalom talimi yaparken daima iki kuka ötesine bakmaya çalışın. Geçtiğiniz iki kuka arasına değil de bir sonraki aralığa bakmağa çalışın. 1-1.5metre ilerinize doğru. Yeterince ileriye bakıyor olmak zihnimizde bir sonraki yolu seçmemize olanak sağlayacaktır. Böylece son an düzenlemelerine mecbur kalmayacağız. İleriye bakmağa kendinizi zorlayınız.

Normal şartlarda ön fren motosikletinizi kontrol altında tutabilmeniz için değerli bir alettir. Ancak konu yavaş hızlarda seyir olunca ön fren yumuşak bir duruş için fazla güçlü olabilir. Alt süratlerde arka freni kullanın. Bu hızlarda arka frenin durdurma kapasitesi yeterlidir. Sadece arka fren üzerine ayağınızı koyarken bedeninizle sağa sola kaymalar, oynamalar yapmayınız. Esasen ayağınız alt süratlerde fren pedalının üzerinde hazır olsa daha iyi olur. Gereksiz bedensel kıpırdanmalar motorun dengesi üzerinde olumsuz etkiler yapar.

Yavaş sürüşlerde debriyaj kontrolü çok önemli bir konudur. Birçok motosiklet ıslak tip debriyaja sahiptir, balataların yağ içinde tutularak soğutulma tekniği, burada debriyajı kısa süreler kaydırmak problem olmaz. Şayet motorunuzun yavaşlaması sizin yavaşlatılmış(rölanti) süratinizin altına düşerse debriyajı kavrama noktasını da geçecek şekilde çekerek motoru boşa alın. Kavrama noktası debriyajın dişlileri yakalayarak motorun gücünü arka tekere aktarmağa başladığı noktadır. Şayet boşta gezer durumda motorda bir dengesiz gidiş hissi alırsanız, ayağınızı yere koymak ihtiyacı hissedersiniz, debriyajı biraz bırakın ve hız kazanarak dengeyi sağlayın.

BİNİCİLİK DENEYİMİ

Yeni, deneyimsiz bir motosiklet sürücüsü, deneyimli bir sürücünün sahip olduğu dayanıklılığa sahip olmayacaktır. Motosiklete binme konusunda...