28 Kasım 2008 Cuma

KARPEL TUNEL SENDROMU

Photobucket

Karpel tüneli bilekle elimiz arasında ki bir kanaldır. Bilek kemiklerimiz yarım daire şeklinde organize olmuştur ve sert bir lif(bağ doku), çapraz karpel bağı(flexor retianaculum) olarak adlandırılır bilek kemiklerimizin üzerinde bir çatı oluşturur. Bu şekilde oluşan geçite karpel tüneli diyoruz. Bu tünelin içinden tendonlarımız(kasları kemiğe bağlayan fibröz lifler) geçer. Bu lifler sayesinde biz parmaklarımızı ve bileğimizi oynatabiliriz. Ele bağlı olan üç sinirden birisi medyan siniridir ki buda bu tünelin içinden geçmektedir. Medyan siniri aynı zamanda baş parmağımızı hareket ettiren adalelerin bazılarını da kontrol eder.

Medyan siniri üzerindeki baskı fazla ise kişi karpel tünel sendromu belirebilir.

Bu sendrom tahmin edilebilir, teşhis edilebilir bir tarzda gelişmemektedir. Bazen de kendiliğinden herhangi bir tedaviye gerek kalmadan geçebilir.

Karpel tünel sendromu erkeklerde her 100 kişiden 3 ünde kadınlarda ise her 100 kişiden 11 inde gelişebilmektedir. Çok bilinen bir durumdur.

Sendrom belirtileri:

Şayet sizde bu sendrom başlamışsa el ve parmaklarınızda zayıflık, titreme ve yanmalar başlayacaktır. Bazen ön kolunuzda da bu şikayetler baş gösterebilir. Hatta omzunuza ve boynunuza kadar da ağrıların çıktığı vakalar vardır. Genelde ise baş parmak ve işaret parmağı, orta parmak ve yüzük parmağının orta parmak tarafında bu şikayetler oluşmaktadır. Bu şikayetler geceleri daha artar. Sabahları da ilk his olarak rahatsız eder. Elinizi silkmek bir rahatlama yapabilir. Sabahları elinizi biraz kullandıktan sonra daha iyi hissedersiniz. Ancak gün içinde şikayetler genellikle geri gelir.

Sebepleri:

Bu tünel içinde fazlaca bir yer olmadığından çevresinde oluşacak her şişik karpel tünel şikayetlerinin başlamasına neden olabilir. Kadınlarda bu sendromun ortaya çıkması daha sıktır ve 45 yaş sonrasında gelişmeğe meyillidir. İlaveten aşırı kilolarınız varsa ve eliniz çok kullanan bir iş türünde iseniz bu sendromu geliştirmeğe namzet sayılabilirsiniz.

Diğer sebepler:

. Alışmadığınız bir iş dalına geçmek mesela boyacılık.
. Bilek eklemlerinizde rheumatoid arthritis veya eski bir kırık neticesi bileğinizde osteoarthiris olması.
. Hamilelik.
. Tiroid problemleri.
. Aşırı büyüme hormonunun salgılanması ile oluşan acromegaly.
. Karpel tünelde kist.
. Doğum kontrol hapları.

Tüm bunların dışında bir çok insan da hala neden bu sendromun oluştuğu bilinmemektedir. Sinir ve bağ doku bozuklukları da karpel tünel sendromunun semptonlarını gösterebilmektedir.

Tedavi:

Tedavinin amacı medyan siniri üzerindeki baskıyı kaldırmaktır. Erkan tedavi her zaman iyidir.

Kendi kendinize yapacaklarınız:

Şayet elleri ile çalışan bir kişi olarak bunun neticesi sendrom hasıl olmuşsa işi yapış şeklinizi değiştirmeniz gerekmektedir. Tekrarlayarak sık olarak yaptığınız hareketleri bırakınız yada tekrarlarını azaltınız. Arada verdiğiniz molalarınızı uzatınız. Yardımı olacaktır.

Esnetme, gerinme egzersizleri faydalı olacaktır. Şikayetleriniz hafifletecektir. Tıpta el için uygulanan bazı sinir lifleri ve kaydırma egzersizleri vardır.

Şikayetler hafif ise elin ve bileğin düzenli olarak dinlendirilmesi, soğuk kompres uygulaması(buz direk cilde temas etmemelidir) bir havluya sarılı olarak yapılmalıdır. Buzun direk ciltle teması cilde zarar verir.

İlaçlar:

Steroidal olmayan anti-inflammatory ilaçların, örneğin ibuprofen in bu sendrom üzerinde etkisi pek yoktur şayet ağrı iltihaplı ateş yapan bir sebeple oluşmamışsa. Diüretics(su atan) bu karpel tünel rahatsızlığında kullanılmış ama bir etkisi görülmemiştir. Doktorunuzun önereceği diğer ilaçlar da vardır.

. Corticosteroid hapları(örneğin prednisolone) iki haftadan dört haftaya kadar bir sürede şikayetleri azaltabilir ama daha uzun süre kullanılırlarsa yan tesirleri vardır.
. Doktorunuz size steroid iğne önerebilir(örneğin hydrocortisone), bu iğneden hemen sonraki birkaç gün şikayetleriniz artabilir ama sonrasında iyileşme gösterecektir.

Yan tedaviler:

Akupunktur faydalı olabilir ama tıbbi bir temele dayanmamaktadır. Ayrıca B&(pyroxidine) vitamininin de bir faydası görülmemiştir. Yoga egzersizlerinin ağrıları hafiflettiği de görülmüştür.

Cerrahi olmayan tedaviler:

Bilek bağları kullanımı tavsiye edilmektedir. Tüm gün olamıyorsa geceleri. Bileğiniz düz tutan bu bileklik medyan sinirinin üzerindeki baskıyı azaltır.

Ultrasound tedavilerinde faydalı olduğu görülmüştür.

Cerrahi tedaviler:

Şikayetleriniz ileri düzeydeyse doktorunuz size cerrahi müdahaleyi önerebilir. Bu işlemde kemikleri kasa bağlayan fibröz liflerin kesilmesi söz konusudur. Gün içinde lokal anestezi ile yapılıp taburcu edilen bir müdahaledir.

Hiç yorum yok:

BİNİCİLİK DENEYİMİ

Yeni, deneyimsiz bir motosiklet sürücüsü, deneyimli bir sürücünün sahip olduğu dayanıklılığa sahip olmayacaktır. Motosiklete binme konusunda...